Partisinin ekonomik görüşleriyle ilgili İHA'nın sorularını cevaplandıran Abdullah Gül, ekonominin en önemli temel esasından birinin güven olduğunu, güven olmadan ekonomiden bahsedilemeyeceğini belirtti. AKP'nin politikasını güven üzerinde yoğunlaştırdığına işaret eden Gül, "Biz önce güveni tesis etmek için uğraşıyoruz, çalışıyoruz. Ülkede güven oluştuğunda faizler aşağı gelecek, bu da büyümeyi artıracak" dedi.
"ÖNCE GÜVEN"
AKP'nin açıkladığı ekonomik programların arkasında güçlü bir siyasi irade ile duracağını vurgulayan Abdullah Gül, "Böylece ekonomide şiddetle ihtiyaç duyulan güven ve öngörülebilirlilik çok kısa bir zamanda sağlanacaktır. Güvenle birlikte faizler düşecek, faizlerin düşmesiyle borçlanma maliyeti azalacak ve bu konuda büyük bir tasarruf sağlanacaktır. Bütçe üzerindeki faiz yükünün makul seviyelere indirilmesiyle beraber kalkınmamıza hız kazandıracak yatırımlara, kamu çalışanlarının maaş ve ücretlerinde iyileşmeler yapılmasına, eğitim ve sağlık gibi sosyal harcamaların artırılmasına öncelik verilecektir" diye konuştu.
Oluşacak güvenle birlikte yabancı yatırımcının da dikkatinin çekileceğini de hatırlatan Gül, "Ülkeye fon girişiyle piyasa canlanacak, ekonomi normal seyrine girecek" dedi.
"TANITMA ÇALIŞMALARI MEYVESİNİ VERDİ"
Güvenin sağlanması için bilgilendirme ve tanıtma işlevinin önemine dikkat çeken AKP Genel Başkan Yardımcısı Gül, kısa süre önce parti genel idare kurulu üst seviye yöneticilerinin uluslar arası finans ve ekonomi çevrelerine yönelik tanıtma ve bilgilendirme ziyaretlerinde bulunduklarını söyledi. Ziyaretlerle ilgili Londra'da ünlü Standard Chartered yatırımcı kuruluşu tarafından AKP hakkında rapor yayınlandığını ifade eden Gül, "Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye son iki haftadır ilgisi, AKP'nin uluslar arası finans ve yatırım çevrelerine yönelik gerçekleştirdiği ziyaretler ve çalışmalar sebebiyle olmuştur. Ben bunu bir partici yaklaşımıyla söylemiyorum. Yüzde yüz böyledir. Tanıtma ve bilgilendirme çalışmaları meyvesini vermiştir. Yabancı yatırımcı AKP'nin programını öğrenmesi, onu tanıması ve partinin uluslar arası camiada bilinmesi ile daha şimdiden Türkiye'ye ilgi gösteriyor. Yabancı yatırımcılar bize şimdiden güvenmeye başladı. AKP ile ilgili hafta sonu ünlü Standard Chartered yatırımcı kuruluşu tarafından yayınlanan rapor ortadadır. Bu rapor Londra ve New York'taki binlerce yatırımcıya geçilmiştir. Piyasalar şimdiden AKP'nin bu çalışmasını satın almaya başladı. Görüldüğü gibi son iki haftadır Türkiye'de döviz ve bono piyasasında yabancı yatırımcılarla ilgili gelişmeleri gözlüyoruz" diye konuştu.
2003 BÜTÇE TASARISI
Maliye Bakanı Sümer Oral tarafından açıklanan 2003 Mali Yılı Bütçe Tasarısı'nı da değerlendiren Abdullah Gül, "Bütçe, işlevini yapmaktan uzak bir bütçe. Yaklaşık 70 katrilyon lirasını faize veren bir bütçe. Bunun en büyük sebebi faizlerin hala yüksek seyretmesi. Dolayısıyla yüksek maliyetle borçlanmayı hedefleyen bir bütçe" dedi. AKP iktidarında faizlerdeki düşüşlerden tasarruf sağlanacağını hatırlatan Gül, "Yatırımlara bakarsanız, bunlar hep faiz giderlerinin altında kalmıştır. İç borç stokunun bu derece yüksekliği, faiz ödemelerini de artırmış ve 2001 yılında vergi gelirlerinin tamamı iç ve dış borç faiz ödemelerinde kullanılmıştır. 2002 yılı da bundan farklı değildir. Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri borç-faiz kısır döngüsüdür. Bu döngü kırılmalı, kamu borç stoku kabul edilebilir ve sürdürülebilir seviyelere indirilmelidir. Bunu sağlamak için; reel faiz oranlarının hızla makul düzeylere gerilemesi, faiz dışı dengede fazla verilmeye devam edilmesi, özelleştirmenin hızlandırılması ve ilave gelirler sağlanması, ekonomide kalıcı bir büyüme ortamına ulaşılması gerekmektedir" diye konuştu.
MALİ DİSİPLİN
AKP'nin uygulayacağı maliye politikasının temel önceliğinin mali disiplini sağlayarak borç stokunu sürdürülebilir seviyeye indirmek ve makro ekonomik istikrarı koruyacak faiz dışı fazlalığı vermek olduğuna dikkat çeken AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, "Faiz dışı fazlanın büyüklüğü, borç stokunun sürdürülebilir bir yapıda gelişmesine imkan verecek düzeyde belirlenirken, bileşimi, ekonomik verimlilik, büyüme ve sosyal politikalar dikkate alınarak şekillendirilecektir. Bu kapsamda faiz dışı fazla hedefi içinde kalmak şartıyla verimsiz harcamalar kısılarak üretken harcamaların artırılması veya ekonomik aktiviteyi canlandıracak vergi indirimlerine gidilmesi gibi önlemler dikkatle değerlendirilecektir" ifadelerini kullandı.
STANDARD CHARTERED'İN RAPORU
Londra'da faaliyet gösteren yatırımcı kuruluşu Standard Chartered, AKP'den üst seviye yetkililerin kendilerini ziyaret etmesinden sonra "Ekonomik Bülten" başlığı altında uluslar arası yatırımcılara tavsiye niteliğinde bir rapor yayınladı.
Standard Chartered, raporunda; AKP'li üst seviye yöneticilerinin ziyaretlerinde, Türkiye'de AKP'nin iktidara en yakın parti olduğunu söyledikleri, dolayısıyla Londra ve New York'taki yatırımcrıları bilgilendirme maksadıyla söz konusu ziyareti gerçekleştirdikleri kaydedildi. Aynı raporda; AKP tarafından yapılan bilgilendirme çalışmaları sonunda AKP'yi modern ve pozitif bir parti olarak gördükleri, AKP'nin piyasanın ihtiyaçlarını bildiği ve bunu karşılamaya hazır olduğu, diğer ziyaretlerin de göz önünde bulundurulduğunda AKP'nin iktidara gelmesinden endişe edilmemesi gerektiği ifade edildi ve raporda AKP ile ilgili yabancı yatırımcılara müspet yönde tavsiyelerde bulunuldu.