Yalcındağ: Türk ekonomisi yepyeni bir alana girdi
İSTANBUL (İHA) - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Türk ekonomisinin artık yepyeni bir alana girdiğini, gerekli dönüşüm ve reformların gerçekleştirilebilmesi durumunda son 5 yıldaki büyüme performansının önümüzdeki yıllarda da devam ettirilebileceğini söyledi.
TÜSİAD'ın düzenlediği Türkiye-Finlandiya İş Forumu'na Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Finlandiya Dış Ticaret ve Kalkınma Bakanı Paavo Vayrynen ile TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ katıldı. Ceylan Otel'de gerçekleştirilen forumun açılışında konuşan Yalçındağ, "Türk ekonomisi artık yepyeni bir alana girdi. Gerekli dönüşüm ve reformların gerçekleştirilebilmesi durumunda son 5 yıldaki büyüme performansı önümüzdeki yıllarda da devam ettirilebilecektir" dedi.
"ŞUANKİ CARİ AÇIĞIN PROFİLİ ÇOK DAHA SAĞLIKLI"
Son yıllarda doğrudan yabancı yatırımların rekor düzeye ulaştığını ancak cari açığın sorun olmaya devam ettiğini vurgulayan Yalçındağ, "Yabancı yatırım, son 2 yılda 30 milyar dolara yaklaştı. Özelleştirmeler, yabancı yatırımların artmasında diğer bir katalizör görevi görmüştür. Genel performans yükselse de cari açık sorun olmaya devam etmektedir. Öte yandan önceki dönemlerle karşılaştıracak olursak, şu andaki cari açığın profili çok daha sağlıklı" diye konuştu.
Türk ekonomisinin küresel değişkenlikler karşısında çok daha sağlam hale getirildiğini ifade eden Yaçındağ, "Açıkçası bu fırtınanın bittiğini söylemek için henüz erken. Ancak Türk ekonomisinin yeniden düzelmeye geçtiğine dair işaretleri görebiliyoruz. Yatırımcıların da Türk ekonomisine güven duyduğunu görebiliyoruz. Kısa vadeli krizlerin ötesinde bir ilgi duyuyorlar.Yabancı yatırımcılarla temaslarımızda şunu gördük ki yatırımcılar Türk ekonomisinin orta ve uzun vadeli manzarasıyla ilgileniyor. Aynı zamanda sektörel ve yapısal sorunları sorguluyorlar, kısa vadeli göstergelerden ziyade" şeklinde konuştu.
"DIŞ ŞOKLARA KARŞI DİRENGENLİĞİN ARTIRILMASI GEREKİYOR"
Konuşmasında Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine adaylığını da değerlendiren Yalçındağ, "Uzun vadedeki zorluklar, örneğin daha zor bir AB'ye giriş süreci kayda değer bir risktir. Bu da Türkiye'de finansal piyasalardaki değişkenliği artırabilir. Likiditede bir sıkışıklık ve AB sürecindeki zorluklar da aynı zamanda meydana gelebilir. Dolayısıyla Türk ekonomi camiası, çok olumlu yaklaşsa da şimdiye kadar elde edilen kazanımlarla ilgili olarak, bize göre AB reform sürecini devam ettirilmesi gerekiyor.
Bu sayede ekonominin dış şoklara karşı direngenliğinin artırılması gerekiyor" diye konuştu.Türkiye'nin Finlandiya'ya ihracat yapan 27. ülke olduğunu belirten Yalçındağ, "Türkiye'nin Finlandiya'nın ithalatı içindeki payı yüzde 0.6. Geçtiğimiz yıl Finlandiya'dan Türkiye'nin yaptığı ithalat ise 715.9 milyon euro olarak gerçekleşmiştir. Türkiye'nin genel ithalatı içinde Finlandiya'nın payı yüzde 1.2'dir. Turkcell ve Sonera'nın işbirliği iki ülke ticari ilişkilerini daha da geliştirmiştir. Nokia'nın Türkiye'deki pazar payı yüzde 30'un üzerindedir" dedi.
Yalçındağ, konuşmasını, "Her ekonomi için başarı anahtarı; güvenilir, yetkin, dinamik ve adil ortaklıklar kurmaktır. Türkiye'nin AB'ye girmesi bu temel anlayışı yansıtmaktadır" diyerek tamamladı.
