BİZE ULAŞIN
Türkçede bitişik veya ayrı olarak yazılması gereken ve konuşma dilinde sıklıkla kullanılan sayısız birleşik sözcük vardır. Bu birleşik sözcüklerin doğru yazılışlarının nasıl olması gerektiği ise belli başlı kurallar çerçevesinde açıklanır. Yalın ayak da iki ayrı sözcüğün bir araya gelmesiyle oluşan ve temelde ayakları çıplak şeklinde tanımlanan bir birleşik kelimedir. Ele alınan bu sözcüğün yazılı dilde nasıl kullanılması gerektiği açıklanırken de TDK tarafından kullanıcılara sunulan kurallar incelenmelidir.
Birleşik sözcüklerin doğru yazılışlarıyla ilgili olarak bilgi verilirken bu ifadelerin içerdiği kelimeler incelenmelidir. Çünkü bu sayede bir birleşik sözcüğün TDK Yazım Kuralları Kılavuzu kapsamındaki bilgilere göre nasıl yazılması gerektiği açıklanabilir. Bir birleşik sözcüğü oluşturan kelimeler herhangi bir ses değişikliğine uğramadığı takdirde bu ifade genellikle ayrı olarak yazılır. Yalın ayak doğru yazılışı ayrı mı bitişik mi olduğu incelenirken bu birleşik kelimenin içerdiği sözcüklere göz atılır. Bu birleşik sözcüğün yalın ve ayak gibi ek almamış ve ses değişikliğine uğramamış olan kelimelerden oluştuğu görülür. Dolayısıyla doğru ve yanlış olarak belirtilebilen yalın ayak yazımı aşağıdaki gibidir:
Sıfat görevindeki yalın kelimesi ile isim sözcüklerinden biri olan ayak bir araya geldiği zaman konuşma dilinde yaygın olarak kullanılan yalın ayak ifadesi ortaya çıkar. Bu birleşik sözcüğü oluşturan iki ayrı sözcüğün de ses değişikliğine uğramadığı görülür. Dolayısıyla "Yalın ayak bitişik mi yazılır?" sorusuna verilebilen yanıt, TDK kapsamındaki kurallara göre "hayır" olmalıdır. Yalın ayak doğru yazılışı, bu birleşik kelimeyi oluşturan sözcükler arasında boşluk bırakılacak şekildedir. İki ayrı sözcüğün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan yalın ayak TDK güncel sözlüğünde tanımlanır. Bu birleşik sözcüğün anlamları ile yer aldığı örnek cümleler ise aşağıdaki gibidir:
(sıfat) Ayakları çıplak:
Örnek cümle: Geçenlerde sokakta rastladığımız yalın ayak, başı kabak adamın yardıma ihtiyacı olduğunu öğrendik.
