Yalova'nın Marka Değeri: "Yalova Bademi"

İSMAİL ERSAN - Çiftlikköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hayrullah Sarıhan, "Yalova bademi" şeklinde bilinen salatalık çeşidinin bir marka olduğunu belirterek, "Yalova'nın salatası bir marka. Marketçiye de gitsen, pazarcıya da gitsen hangi hıyar çeşidini satarsa satsın 'Yalova' diye adını koyar. Bu bir marka oldu" dedi. Sarıhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ildeki salatalık üretiminin 3'te 1'inin ilçelerinde gerçekleştiğini söyledi. İlçede 10 dönüm kapalı alanda yılda 5 milyon fide ekimi yapıldığını, Yalova'da yıllık ortalama 20 bin ton salatalık üretimleri olduğunu bildiren Sarıhan, "Senede 2 kere ekim yapıyoruz. Bu üretimin 6-7 bin tonu Çiftlikköy bölgemizden yapılıyor" diye konuştu. Ürünlerini çevre iller başta olmak üzere daha çok İstanbul'a pazarladıklarını belirten Sarıhan, başka illerde üretilen salatalıkların "Yalova bademi" adıyla satışa sunulmaya başladığını kaydetti. Yalova'da üretilen salatalığın tadının daha lezzetli olduğunu savunan Sarıhan, şöyle konuştu: "Yalova'nın salatası bir marka. Marketçiye de gitsen, pazarcıya da gitsen hangi hıyar çeşidini satarsa satsın 'Yalova' diye adını koyar. Bu bir marka oldu. Yalova'da üretilen hıyar, Akdeniz'de, Ege'de üretilenden farklı. Küçük badem ilk olarak Antalya'da yetiştirilmeye başlandı. Ancak Yalova'da üretilen hıyarın farkı tadından anlaşılıyor. Tadı diğer yörelerde üretilenlere göre çok lezzetli. Başka yerlerde de salatalık yetiştiriliyor ama tadı burada üretilen hıyarın tadıyla aynı olmuyor. Yalova bademinin ününün tüm Türkiye'de duyulmasında şüphesiz tadı etkili olmuştur." - "Yazın en büyük sıkıntımız su" Marmara Bölgesinin ikliminin farklı olmasından üretimde bazı zorluklar yaşadıklarını da dile getiren Sarıhan, "Yazın en büyük sıkıntımız su. Yer altı sularımız yüzeyde 5-6 metrede. Yer altı suları azaldığında tuz oranı yükseliyor. Ürünümüzün tuzluluğa karşı dayanıklılığı olmadığı için sıkıntı yaşıyoruz. Kışın da hava şartlarının soğuk olması üreticileri etkiliyor" ifadesini kullandı. Bulundukları alanın yeterli büyüklükte olmadığını aktaran Sarıhan, üretimin artırılması yönünde sıkıntı yaşadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Çiftlikköy'de bin dönüm alan Çiçekçilik OSB için kamulaştırılıyor. Biz üreticiler olarak Çiçekçilik OSB gibi, 300 dönümlük bir yerin bize verilmesini istiyoruz. Böyle yapılırsa bütün seralar bir yere toplanır. Üretim kaliteli ve daha modern olur, marka değeri artar. Yılın 4 ayında üretim yapıyoruz bu 6 aya çıkabilir. Pazarlamada da sıkıntı olmaz. Toplu halde olursak alıcılar bizim bölgemize gelir ve burada bir pazar oluşur."