Yangınların Yüzde 65'ini Anız Yangınları Oluşturuyor

Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanı Adil Deveci, 2011 yılında toplam 3 bin 124 yangın çıktığını bu yangınlardan bin 950'sinin anız ve otluk yangını olduğunu belirterek, "Anız yangını hem çevreye, hem hayvanlara hem de itfaiyecilere zarar veriyor" dedi.

Deveci, yaz aylarının gelmesiyle birlikte itfaiyeci olarak en tedirgin olduklarını konunun anız ve otluk alan yangınları olduğunu söyledi. Deveci, çiftçiler tarafından tarlanın daha çabuk sürülmesi ve tarlasının daha verimli olacağı düşüncesiyle yakılan anızların itfaiye erlerini diğer yangınlara müdahale etmesi konusunda sıkıntıya düşürdüğünü kaydetti. Deveci, anız yangınlarının yanı sıra otluk alanlarda özellikle refüjlerde çıkan yangınların da kendilerini yangın dönemi olan yazın çok zorladığını ifade ederek, "Vatandaşlarımız yolda aracıyla giderken içtikleri sigarayı söndürmeden araçtan aşağıya gelişigüzel atıyor. Daha sonra bu alanda çıkan yangın nedeniyle itfaiye erleri saatlerce uğraşmak zorunda kalıyor. Eğer bu alan ormanlık alana yakınsa ve geç müdahale edilirse büyük orman yangınlarına neden oluyor. Bu nedenle lütfen araçtan sigara izmaritlerini söndürmeden atmayalım. Bunun yanı sıra piknik alanlarında kebap közlerini mutlaka söndürelim. Çünkü bunlarda yangınlara neden oluyor" diye konuştu.

Adana'da 2011 yılında 3 bin 124 yangın çıktığını, bunun bin 950'sinin anız ve otluk alan yangını olduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:

"2012 yılının ilk 4 ayında ise toplam 678 yangın çıktı. Bunların 278'i anız ve otluk alanlarda çıkan yangılar. Anız yangınları bu aylardan sonra artacaktır. Yangıların yüzde 65'inden fazlası anız ve otluk alanları yangınları oluşturuyor. Bu durum yangınla mücadeleyi çok olumsuz etkiliyor."

Deveci, çifçileri anız yakmaması konusunda uyararak anız yakmanın kimseye faydası olmadığını vurgulayarak, "Anızı yakan çiftçiler doğru bir iş yaptıklarını zannederler ve bu işin sadece olumlu taraflarını göz önüne alarak bunu yaparlar oysa birde madalyonun öteki yüzü vardır. Yani anız yakmanın toprağa bitkiye ve çevreye verdiğiniz zararlar. Anız yakıldığı zaman toprak verimliliği azalır, toprak canlılarının beslenme ortamı yok edilir. Toprak canlılarının bıraktığı birçok maddelerle oluşturulan yaşam ortamı yakılarak yok edilir. Toprak yel ile üfürülerek sel ile süpürülerek erezyona uğrar. Toprak yorgunluğu artar. Toprak yağmur suları ile taşınır ve toprak içerisinde toprağın açtığı kanallar çöktüğü için su depolanmaz. Doğal denge bozulur. Orman yangınlarının çıkmasına sebep olurlar. Anızla birlikte çok zaman diğer komşu tarla ve bahçeleri de yanmaktadır. Anız yakmalarla zaman zaman yerleşim alanları da yanmaktadır. Anız yakmanın başka tehlikeleri arasında ise telefon direklerini yanması ve daha da kötüsü, yoldan geçen arabaların görüş mesafesini azaltarak ölümcül kazalara sebep olmasıdır" dedi.

Deveci, 6831 Sayılı Orman Kanunu'na göre, ormana 4 kilometre yakınlıkta ve ayrıca iskana açık yerlerde anız ve ot örtüsü yakmanın suç olduğunu, bu kanuna istinaden anız yakan kişilere para cezası verildiğini ancak batı ülkelerinde olduğu gibi ceza yerine çiftçilerin bu konularda eğitilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.