Olay, Samsun’un İlkadım ilçesinde bulunan Gazi Devlet Hastanesinde 8 Şubat 2020’de meydana geldi. İddiaya göre, 31 yaşındaki Çilem Kelleci, idrar yolu enfeksiyonu şikayetiyle acil servise gitti. Doktorlara, antibiyotiğe karşı alerjisinin olduğunu söylediğini iddia eden genç kadın, buna rağmen kendisine 3 ilaçlı bir serumun verildiğini öne sürdü. Aldığı serumun ardından görme kaybı ve derisinde pullanmalar olduğunu ileri süren Çilem Kelleci, ölümden döndüğünü belirterek, hastane ve kendisine antibiyotik veren doktordan şikayetçi oldu.
Aradan geçen süreçte Kelleci'nin tedavisi devam etti ve derisindeki pullanmalar büyük miktarda giderildi. Görme konusunda sıkıntı yaşayan genç kadının dava süreci devam ederken sağ gözü tamamen göremez hale geldi. Samsun'da ve İstanbul'da devlet ve üniversite hastanelerinde tedaviye başvuran genç kadına, gözünün alınması gerektiği söylendi. Özel bir hastaneye daha başvuran Kelleci'ye gözünün alınmasına gerek olmadığı ve tekrardan görmesi için ameliyat masrafının 92 bin olduğu söylendi. Genç kadın, davanın sonuçlanmamasından dolayı maddi durumlarının kötü olduğunu belirterek, tedavisi için yardım istedi.
Yanlış serum kullanımının ardından hayatının değiştiğini ifade eden Çilem Kelleci, "Şubat ayında tedavi olurken antibiyotik alerjisi yaşadım. Alerjiden sonra vücudumda komple deri değişti. İç organlarım zarar gördü. Şu anda 20 tırnağım da yok. ’Steven-Johnson sendromu’ tanısı konuldu. Daha sonra da yanlış antibiyotik kullandıran kurum ve kişilerden şikayetçi olmuştuk. O süreç devam ediyor. Doktora ceza verilmedi ve tazminatın önünün açıldığı söylendi. Bu alerjiden sonra 20 gün OMÜ Tıp Fakültesi’nde yoğun bakımda kaldım. Sonra da gözüm için tedaviye devam ettik. Bir süre gözüm gördü ama sonrasında kornea patlayınca sağ gözümün alınması gerektiğini söylediler. İstanbul’da üniversite hastaneleri de gözümün alınması gerektiğini ifade ettiler. Özel bir hastane ise gözün alınmasına gerek olmadığını, ameliyat ile görebileceğimi söyledi. Ameliyat masrafı için de 92 bin TL istediler. Şu anda sağ gözüm hiç görmüyor. Sol gözüm de yüzde 20 görüyor" dedi.
Genç yaşta kör kalmak istemediğini dile getiren Kelleci, "Gözümü kaybetmek istemiyorum. Ancak hiç zamanım yok. Doktorlar bir an önce tedavi olmam gerektiğini söylüyor. Çünkü gözüm dışarıya çıkarsa tamamen kaybedilecek. Şu anda bir umut varken tedavi olmak istiyorum. 92 bin TL bizim için çok büyük bir para. Ben daha 31 yaşındayım. Tamamen karanlığa mahkum olmak istemiyorum, görmek istemiyorum. Diğer gözümü de kaybedersem, tamamen karanlığa bürüneceğim. Davamız sonuçlansaydı kendi imkanlarımızla bu ameliyatı yaptırabilirdik. Halktan ve yetkilerden yardım istiyorum. Ameliyat için gün bile vermediler. ‘Her an gözün dışarı fırlayabilir, hiç süren yok, canlı bomba gibi dolaşıyorsun’ dediler" diye konuştu.
Kızının gözünü kaybetmeden tedavi olması gerektiğini vurgulayan anne Türkan Kelleci ise şunları söyledi:
“Kızımın sağlığı için 10 aydır uğraşıyoruz. Kızımın gözlerini kaybetme durumu var. Devletimizden ve halkımızdan yardım istiyoruz. Bir insanın canından bu kadar kolay vazgeçilmiyor. Yardım çığlığımızı duysunlar. 92 bin TL bizim için çok büyük bir para. Dava sonuçlansaydı sesimizi duyurmaya çalışmaz, kendi imkanlarımızla ameliyatı yaptırırdık. Çaresizlik çok kötü bir şey. En kısa sürede kızımın ameliyat olması lazım. Geç kalmadan kızımın kurtulmasını istiyorum.”
(İHA)