Burun estetiği, güzel bir görünüme kavuşmak isteyen herkesin ilk yaptığı ameliyatlar arasında yer alıyor. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte hayatımıza giren sosyal medyada, kullanıcılar daha güzel görünmek adına birçok filtre kullanıyorlar. Bu gerçek dışı filtreler nedeniyle estetik ameliyatlara gösterilen ilgi çok daha artmış durumda. Değişen toplum algısı sayesinde insanlar artık burun estetiği yaptırmaktan, yaptırdığını söylemekten utanmıyor. Burun estetiği yaptırırken iyice araştırmalar yapmak gerekiyor. Yanlış yapılan estetik tıkanıklıklara, burun çökmelerine ve istenmeyen şekil bozukluklarına neden oluyor.
Kulak Burun Boğaz ve Yüz Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Gürkan Kayabaşoğlu’nun verdiği bilgilere göre; İnsanların yüzünün orta hattında bulunan burun, yüz yüze iletişimde en çok dikkat çeken yer olduğunu hiç düşündünüz mü? Burun şeklinin bozukluğunu ortadan kaldırmak için; akıllı telefonlardaki filtreler, gölgelendirme tekniğiyle yapılan makyaj hileleri, burun dolgusu gibi birçok teknik bulunuyor. Kalıcı burun güzelliği isteyenler ise, günümüzde çok yaygın bir şekilde gerçekleştirilen rinoplasti ameliyatlarına başvuruyor. Peki burun ameliyatını talep eden her kişiye, bu operasyonun yapılması ne kadar doğru?
Kadın ya da erkek fark etmez, hepimiz kendimizi daha güzel, çekici ve havalı gösterecek bir burun şekline sahip olmayı isteriz. Çünkü insan güdüleri gereği, güzel olana sahip olmak, kendini beğenmek ve çevresi tarafından beğenilmek istiyor. İşte bu istek ve arzular da insanı güzel olma yolunda çeşitli çabalar göstermeye itiyor.
Yüz güzelliğinin önemli bir unsuru olan burun, yapı itibariyle herkesin yüzünde farklı şekillerde bulunuyor. Kimisi burnunun kemerli, kemikli olmasından, kimi geniş, basık, düşük uçlu olmasından, kimisi de eğri olmasından şikayetçidir. Bu şikayetler, kişilerin kendisini mutsuz hissetmesine, hatta bazılarında sosyal fobiye dönüşecek kadar rahatsızlık vermesine sebep oluyor. Bu problemi kendi yöntemleriyle ortadan kaldırmaya çalışanlar ise, fotoğraflarda filtre ya da makyaj hileleri gibi yöntemlere başvuruyor. Tabii ki, ömrünün sonuna kadar güzel bir buruna sahip olmak isteyenler, zaman kaybetmeden rinoplasti ameliyatlarına başvuruyor. Eski dönemlerden bu yana yaşadıkları sorunlara çözüm üretme yeteneğine sahip olan insanoğlu, her devrin tıbbi olanaklarından, teknolojik gelişmelerinden maksimum ölçü de yararlanmaya devam ediyor. Bundan 200 yıl önce, burun görünümü kötü olan kişiler, burun şekillendirici aparat olarak üretilen bant ve burun üzeri metal - plastik karışımı alçıya benzer bir ürün kullanıyordu. Bugün çözüm ameliyatlarda, kim bilir belki 200 yıl sonra, bugün hayal bile edemeyeceğimiz ölçüde kolay olan farklı yöntemler gelişecek.
Bundan 10-15 yıl kadar önceleri, toplumun burun estetiği ameliyatlarına bakış açısı çok farklıydı. Burun ameliyatının, sadece ünlülere, belli bir sosyo-ekonomik sınıfa ait kişilere uygun bir operasyon olduğu düşünülüyordu. Ameliyat sayısı artıp, yavaş yavaş buna başvuran insanların sayısında yükselme olmaya başladığı dönemlerde ise devreye başka bir handikap girdi: Mahalle baskısı! Bu baskı nedeniyle, burnunu yaptırmaya kalkan herkes, çevresindekilere “nefes alamıyorum” bahanesini sunmaya başladı. Tabii ki içlerinde gerçekten nefes alamama problemiyle bu ameliyatı olanlar vardı. Fakat birçok kişi, sadece estetik görünüm kaygısıyla ameliyat olmak istiyor, eleştirilmek korkusuyla gerçek nedeni adeta gizliyordu. Zaman akıp gitti, bireysellik arttı ve burun ameliyatı artık toplumun algısında, her isteyenin başvurduğu, cilt bakımı yaptırmak kadar doğal ve basit bir işlem olarak yerleşti. Fakat bu da bazı tehlikeleri beraberinde getirdi.
Burun ameliyatının toplumda yaygınlaşması, insanlara bu konuda özgürlük sağlarken, aynı zamanda bu durumu suistimale de açık hale getirdi. Fakat, her ameliyatta olduğu gibi, rinoplasti ve revizyon ameliyatları da içerisinde bazı riskler barındırır. Burun küçültme ameliyatı sonrası tıkanıklık, çökme, istenmeyen şekil bunlardan bazılarıdır. Burun estetiği ameliyatları, incelikleri bilinerek, uzmanlığı ve deneyimi olan uzman cerrahlar tarafından yani emin ellerde uygulandığında pozitif sonuçlar veriyor. Detaylı burun içi kontrolleri, hekim ve hastanın yeterli ön görüşmeleri sağlanmadan yapılan bazı rinoplasti operasyonları, burnun görünümü düzeltmek isterken, bir takım başka sağlık sorunlarını beraberinde getirebiliyor.
Hastalar, hayallerindeki burun şekline kavuşmak ve revizyon ameliyatına maruz kalmamak için, uzman olmayan, tabir-i caizse merdiven altı kurum ve uzman olmayan cerrahlardan uzak durmalı. Ameliyat kararı alırken, çok detaylı araştırmalar yapmalılar.