Yaptırdığı Camide Vasiyeti Üzerine 23 Yıldır Iftar Veriliyor

İSMAİL ERSAN - Yalova'da, 1990 yılında vefat eden hayırsever Hayriye Güngör'ün ölmeden önce inşa ettirdiği camide ramazan ayında yemek dağıtılması yönündeki vasiyetine uyan çocukları ve torunları, 23 yıldır ramazan boyunca cami bahçesinde iftar veriyor. Hayriye Güngör'ün torunu İlker Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anneannesinin hayatı boyunca hayır işleri için koşuşturduğunu ve ömrünü bu yola adadığını bildirdi. Anneannesinin evinin, 1960'lı yıllarda caminin bitişiğinde olduğunu belirten Kaya, burası çok küçük olduğu için cemaate yeterli gelmediğini anlattı. Birgün anneannesinin, "Çocuklar, size bir şey söylemek istiyorum. Pencereden izliyorum, cami cemaati devamlı çoğalıyor ve yer yetmiyor. Onun için oturduğumuz binayı, camiye ilave ettirmek istiyorum" dediğini aktaran Kaya, bu fikre kendilerinin de sıcak baktığını söyledi. Caminin inşaatına başladıklarını ve evi caminin inşaatına ilave ettirdiklerini bildiren Kaya, şunları kaydetti: "Rahmetli anneannem inşaata başlarken bir kamyon aldı. O kamyonla inşaat için kum, çimento ve tuğla taşıdık. Caminin kaba inşaatı bitince kamyonu sattık ve o parayla içini yaptırdık. Camimimiz 1966'da tamamlandı. Aradan yıllar geçti. Bir gün ramazanda iftar ediyorduk. Yemeğimizi yedik. Rahmetli, 'Çocuklar, insanlara camide iftar yemeği versek, kimsesizler ve ihtiyaç sahipleri gelip buradan yemeğini alsa çok iyi olur' dedi. Bu fikri de aile içinde hemen kabul edildi. Bize, 'Ben öldükten sonra da bu yemek dağıtım işini elinizden geldiğince sürdüreceksiniz' vasiyetinde bulundu. İlk yemeğimizi 1990 yılının ramazanında dağıttık. O yıllarda Yalova'ya Bulgaristan'dan çok sayıda göçmen aile gelmişti. Yemeği daha çok onlar aldı. Bu insanların ezandan saatler önce sıraya girmesi ve kaplarıyla orada beklemesini görünce çok duygulanıyorduk." - "Buraya gelen hiç kimseyi yemek almadan göndermiyoruz" İftar vermeyi her yıl sürdürerek 23 yıldır geleneksel hale getirdiklerini bildiren Kaya, bu işin finansmanın, Hayriye Güngör'ün çocukları, torunları, kardeşleri ve yeğenleri tarafından bir havuzda toplanan paralarla sağlandığı bilgisini verdi. Kaya, bazen başka kişilerin de havuza yardımda bulunduğuna dikkati çekerek, "Bu vasiyeti aynı şekilde biz de çocuklarımıza yaptık. 'Bu cami var oldukça her ramazan ayında yemek dağıtacaksınız' diye" ifadesini kullandı. Yemekleri, Büyükada'daki imalathanelerinde çalışan ustaların pişirdiğini anlatan Kaya, her gün ortalama bin kişiye biri etli olmak üzere 4 çeşit yemek dağıttıklarını belirtti. Hacı Hayriye Hanım Camisi'nin alt bölümünde yemekhane yaptırıp imkanları ölçüsünde yemek dağıtma işini yılın 12 ayına yaymayı hedeflediklerini dile getiren Kaya, şunları kaydetti: "Bizim çok dikkat ettiğimiz bir konu var. En büyük arzumuz; gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşmak. Biz insan ayırmıyoruz. Yemek almaya gelen bütün vatandaşlarımıza belediye vasıtasıyla anons yapıyoruz. Yine Yalova'daki günlük gazete ve internet sitelerinden ilan veriyoruz. Anons ve ilanlardan sonra insanlar camimize gelip fişlerini alıyor. Esas olan; gerçek ihtiyaç sahiplerini bulabilmemiz. Bazen gerçek ihtiyaç sahiplerini tespit etmekte zorlanıyoruz. Bunun için muhtarlarla koordineli çalışıyoruz. Onlar mahallelerindeki gerçek ihtiyaç sahiplerini bize yönlendiriyorlar. Her sabah saat 06.30'da yemek yapmaya başlıyoruz. 8 personel çalışıyor. Yemek yapma işlemi öğle vaktinde bitiyor. Bu kadar emeği sarf ederken en büyük keyif aldığımız konu; yardımların yerine ulaşması. Bunun için ihtiyaç sahipleri gerek telefonla gerek camiye gelerek yardıma muhtaç olduklarını bildirirlerse biz onları kendi vasıtamızla evlerine kadar götürmeye hazırız." - "Kazan kazan yemekler pişiyor" Hasta, yaşlı ve uzaktan gelmek zorunda kalanları, camiye gelip yemeklerini aldıktan sonra bir araçla evlerine götürdüklerine dikkati çeken Kaya, ihtiyaç sahiplerinin yanı sıra kentte yaşayan Iraklı ve Suriyelilere de yemek dağıttıklarını söyledi. Geçen yıl 80 olan yemek verdikleri sığınmacı sayısının bu yıl 150'ye yükseldiğini ifade eden Kaya, "Sınırsız bir dağıtımımız var. Allah bereketini veriyor. Kazan kazan yemekler pişiyor. Buraya gelen hiç kimseyi yemek almadan göndermiyoruz. Yemek kalmasa bile biz ona lokantadan yemek temin ediyoruz. Yeter ki gelsinler" diye konuştu. Kaya, anneannesi adına bir vakıf kurarak ihtiyaç sahiplerinin yardımına daha fazla koşmak istediklerini sözlerine ekledi.