Başsavcılık, “Yargıtay Cumhuriyet Savcılarının görüş vermelerinin belli bir süre kaldırılarak kısıtlanması yoluna gidilmesi yargıya olan güveni, Adaletin, adil davranmanın sağladığı toplumsal barış ve huzuru azaltacaktır” dedi.
“Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”yla ilgili görüşünü açıklayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, tasarıyla “1 Ocak 2016 tarihine kadar yapılacak kanun yolu incelemelerinde, bölge adliye mahkemelerinde ve Yargıtay’da tebliğname düzenlenmesine ilişkin hükümler uygulanmaz” kuralının getirilmek istendiğinin duyumunun alındığına dikkat çekti.
Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, adil yargılanma hakkının, dosyaların makul sürede incelenip, tartışılarak sonuçlandırılmasının olduğu belirtilerek, inceleme, tartışma imkânı tanınmadan yapılacak temyiz incelemelerinin adli hataların artmasına neden olacağı belirtildi. Tebliğname düzenlenmemesinin mağdur haklarının korunmasını, savunma hakkının kullanılmasını engelleyici niteliğe dönüşeceğinin belirtildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 'incelenip tebliğname düzenlenmeyen' yüzbinlerce dosya ilama bağlanıp dairelerden döndüğünde görüldü yapılması, halkın yararına incelenmesi bir zorunluluk olmasına rağmen tebliğname olmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından denetlenmesi imkânı kalmayacaktır.”
-GÜVEN VURGUSU-
Yargı hizmetlerinin hızlandırılmasının, hâkim ve savcı sayısının arttırılması ve alternatif çözüm yollarının uygulamaya geçirilmesiyle mümkün olabileceğinin altı çizilen açıklamada, adil yargılanma hakkına dikkat çekilerek, şu değerlendirmede bulunuldu:
“İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme’ye ek 7 numaralı Protokol’de belirtilen önem derecesi düşük suçlar dışında bulunan ceza hükümlerinin ilgili kişiler tarafından daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme haklarının, Yüksek Mahkemelerin ve yargılama sürecinin tamamlayıcı unsuru olan Yargıtay Cumhuriyet Savcılarının görüş vermelerinin belli bir süre kaldırılarak kısıtlanması yoluna gidilmesi yargıya olan güveni, adaletin, adil davranmanın sağladığı toplumsal barış ve huzuru azaltacaktır.”
Savcıların, temyiz üzerine verilen dosyaları süresinde ve eksiksiz inceleyip tebliğname düzenleyerek düşüncelerini ilgili Yargıtay dairesine gönderdiğinin belirtildiği açıklamada, aynı dosya için daireden çıkan ilamların uygulamasının yapıldığı, içtihat ve tebliğnamelere uygunluk açısından tekrar incelendiği, evrensel hukuk kuralları ve iç hukuka aykırılık görüldüğünde karar düzeltme veya itiraz yollarına gedildiği kaydedildi.
-"DAİRELER İŞ ÇIKARAMAZ HALE GELECEK"-
Yargı hizmetlerinin hızlandırılması amacının, halkın yararı dikkate alınarak konulan kuralların 5 yıl gibi uzun bir süre kaldırılmasını haklı kılamayacağının ifade edildiği açıklamada, Yargıtay Ceza Daireleri’nin incelenmek üzere dosya bekleme durumunda olmadığı arşivlerde sonuçlandırılması gereken 389 bin 107 adet dosya bulunduğu anımsatıldı. Açıklamada, “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki dosyaların tebliğname düzenlenmeden gönderilmesi yargı hizmetlerinin hızlandırılmasını sağlamayacağı gibi dairelere incelenmeden bir anda tevdi edilen 462 bin 212 adet dosya, incelemesiz olarak Başsavcılıktaki inceleme süresinden daha fazla bekletilmek zorunda bırakılacak, Dairelerde iş çıkaramaz hale gelecektir” denildi.
ANKA