Yargıtay Birinci Başkanı Alkan:

Yargıtay Birinci Başkanı Ali Alkan, "Geciken adalet konusunda müeyyidesiz de olsa yargıdan hesap sorulması bence en önemli konulardan birisidir" dedi. Manisa Barosu tarafından Saruhan Otel'de düzenlenen "Geciken Adalet ve Yargı Etiği" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Alkan, bir ülkede adaletin bozulması halinde, insanların adaleti kendilerinin aramaya başlayacağını savundu. Geciken adaletin adalet olmadığını kaydeden Alkan, şöyle konuştu: "Türkiye'de adalet gecikiyor mu? Tabii ki adalet gecikiyor diyeceksiniz. Bir kısmınız ise gecikmesine razıyız, gerçekleşmiyor diyeceksiniz. Türkiye'de adli sistemin yargı sisteminin tıkır tıkır yürüdüğünü söylemeyiz. Süre uzuyor mu? Dünya ortalamasına göre durumumuz nedir bunların irdelenmesi gerekir. Biz hiçbir zaman geciken adalet konusunda, davanın tarafları konusunda sorgulanmamıştık. Hakim ve savcılarımızı hiçbir zaman sorgulamaya cesaret edemezdik. Geciken adalet konusunda müeyyidesiz de olsa yargıdan hesap sorulması bence en önemli konulardan birisidir." Alkan, yargının geciktiğini kabul ettiklerini belirterek, "30-40 yıllık davaların olduğunu biliyoruz. Bunların biraz da abartıldığını, yargının hızlı işlemediğini göstermek için cımbızla seçilmiş davalar olduğunu görüyoruz. Bugün uzun süren davalar kadastro davalarıdır. Günümüzde açılan kadastro davaları en fazla bir yılda sonuçlanabiliyor" dedi. Adaletin teşkilatlanma ve ihtisaslaşma nedeniyle gecikebildiğini kaydeden Alkan, ceza yasalarında bekleyen dosyaların toplamının, hukuk dosyalarının 4 katı olduğuna dikkati çekerek, "Ceza kanunundaki değişiklikler olmasaydı, ceza dairelerindeki iş sayısı hukuk dairelerinden az olacaktı" diye konuştu. - Dava sayısı artıyor, personel sayısı artmıyor Alkan, dava sayısının arttığını ancak personel sayısının artmadığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "2012 yılında Türkiye'de açılan dava dosya sayısı 3 milyon 633 bin. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar çok davanın açıldığını düşünmüyorum. Türkiye'de 100 bin kişiye 9 hakim düşmektedir. Türkiye'de davalara verilen temyiz oranları yüzde 25'dir. Bu açıklanması mümkün olmayan bir orandır. Bizim Yargıtayımızda geçen yıla kadar arşiv sorunu vardı. Dosyaları koyacak yer bulamıyorduk. Devletten arşiv kiralamıştık. Hukuk davalarında davanın öncelikle incelenmesi talebinde bulunurdu, bunu büyük oranda azalttık."