Anayasa Mahkemesi, Gezi davasında mahkum olduktan sonra milletvekili seçilen Can Atalay hakkında hak ihlali kararı vermişti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise Can Atalay’ın mahkumiyet kararını onayan bir önceki kararın doğru olduğunu belirterek, Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararına uymayı reddetti.
AYM'nin "Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını" kaydeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
Söz konusu karar muhalefeti adeta ayağa kaldırdı. Pek çok isimden peş peşe açıklamalar gelirken; CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM Grubu'nu, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin kararına ilişkin değerlendirmelerde bulunmak üzere dün saat 21.00'de olağanüstü toplantıya çağırdı.
Özel toplantı sonrası yaptığı açıklamada "Karar, öyle tartışılacak bir karar değil. Bu karar düpedüz bir darbe girişimi. Halkı bu kalkışmayı da bastırmaya davet ediyoruz. Sadece Meclis'te değil, halkı, tüm parti gruplarını, tüm milletvekillerini direnmeye çağırıyoruz. Mesele sadece hukuki değildir. Hukuku aşan siyasi boyutları, devleti tehdit eden boyutları vardır" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, mahkeme kararlarını bahane ederek sokak hareketleri çağrısında bulunmanın kimseye yararının olmadığını belirterek, CHP lideri Özel'e tepki gösterdi. Bakan Tunç, "Hukuk devletinde sorunlar sokakta değil, yine hukuk içinde öngörülen mekanizmalarla çözülür." değerlendirmesinde bulundu.
Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:
"Gezi kalkışması sebebiyle Türk Ceza Kanunu'nun 312. maddesi uyarınca, 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan verilen kesinleşmiş mahkumiyet hükmü sonrasında, bu hükümle ilgili olarak verilen Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararları üzerinden yapılan değerlendirmelerde 'Meclis'e yönelik darbe yapıldığı' şeklinde açıklamalarda bulunmak son derece yanlış ve sorumsuzca bir harekettir.
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Mahkeme kararlarını bahane ederek sokak hareketleri çağrısında bulunmanın kimseye bir yararı yoktur. Hukuk devletinde sorunlar sokakta değil, yine hukuk içinde öngörülen mekanizmalarla çözülür."
(AA)