Yarım Asırlık Arazi Araçlarına Hayat Veriyor

Edremit Körfezi'nde bir esnaf, İngilizler tarafından askeri amaçla üretilen ancak son yıllarda off-road ve antika araç tutkunlarının gözdesi olan 1950 ile 1991 arası modelde eski cipleri, onararak daha kullanılır ve işler hale getiriyor.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Balıkesir, İzmir ve Çanakkale'den birçok kişi, eskiyen ve işlerliğini büyük ölçüde kaybetmiş arazi araçlarını, Edremit Körfezi'ndeki "Cipçi Mustafa" lakabıyla tanınan Mustafa Kırar'a (48) götürüyor.

Çocukluğunda çırak olarak verildiği oto tamircisinde zamanla kendini geliştiren ve 20 yıldır sadece cip tamiriyle uğraşan Kırar, evlerin bahçelerinde, çalılıklar altında, yol kenarlarında adeta çürümeye terk edilmiş arazi araçlarına hayat veriyor.

Bazen günler bazen de haftalar süren çalışmalarda Kırar, bin 500 ile 2 bin 500 lira arasında eski arazi araçlarını, değiştirdiği parçaları, onarımı, boyasıyla en fazla 15 bin lira harcayarak, kullanılır ve işler hale getiriyor.

-Çocukluk hayalini gerçekleştiriyor-

Çırak olarak çalıştığı yıllarda gördüğü ciplere hayran kaldığını ve tamir etmeyi çok istediğini belirten Kırar, "20 yıldır çocukluk hayalimi gerçekleştiriyorum. Sadece gelir amaçlı görmüyorum bu işi. İnanılmaz büyük keyif alıyorum. Çalılıklar arasından kurtarıyoruz, ormanlık alanlarda kullanıyoruz" dedi. Kırar, genellikle İngilizler tarafından askeri amaçla üretilen cipleri tamir ettiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bu araçlar, son yıllarda off-road ve antika araç tutkunlarının gözdesi oldu. En fazla 1960 ile 1970 arası modelleri tutuluyor. Ben, 1950 ile 1991 arasındaki modelde eski cipleri onarıyorum. Aracı, aslına uygun topluyorum. Bazen de müşterilerin isteğine göre modifiye ediyoruz. Öyle çok büyük paralara da gerek duyulmuyor. En kötü durumdaki araca, 15 bin lirayla hayat veriyoruz. Bu ciplerin hastalık derecesinde hayranları var. Birçok kişi, halen 1960-70 modellerinden arıyor. Bulmak da her zaman kolay olmuyor."

20 yıldır bu işle uğraştığı için tanındığını dile getiren Kırar, "Çevre illerden araçlarını getiriyorlar. Uzun ve meşakkatli çalışmaların ardından aracı, tekrar yollardaki ve dağlardaki yerine göndermiş oluyoruz. Bugüne kadar tamir ettiğim araçların sayısı bilmem. Bazen de bir yerde çürümeye terk edilmiş aracı alıp onardıktan sonra satıyorum. Bu araçların hurdaya gitmesine gönlüm razı olmuyor" dedi.