Yasak Avlanmaya Karşı Kontrol Ve Denetim Çalışmaları

Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Eskişehir Şube Müdürlüğü, kontrol ve denetim çalışmalarıyla ilgili bir açıklama yaptı.Yapılan açıklamada, 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamındaki kontrol ve denetimlerin, şube müdürlüğü ekipleri ve kolluk kuvvetlerinin katkıları ile yapıldığı belirtildi. Eskişehir’de, 2013-2014 av sezonunun 24 Ağustos 2013 tarihinde başladığı, 2 Mart 2014 tarihinde sona ereceği anlatılan açıklamada “Merkez Av Komisyon Kararı 16 Mayıs 2013 tarih ve 12 sayıyla yürürlüğe girmiştir. Kanun kapsamında yasaklanan avlanma usulleri, yasaklanan sahalar ve türler ile yasak zamanlarda avlanan avcılara idari para cezası uygulanmaktadır. Yasak avda kullanılan tüfek, ses çıkartıcı cihaz, motorlu araçlar gibi cihazların mülkiyeti kamuya geçirilmekte ve satışı yapılarak Bakanlık Döner Sermayesine gelir kaydedip, yaban hayatının devamlılığı ve iyileştirilmesi için kullanılmaktadır” denildi.Eskişehir’de, 2012 yılı başından 2013 yılı Aralık ayına kadar; 270 idari yaptırım kararı 117 bin TL idari para cezası ve 20 bin TL tazminat alındığı belirtilen açıklamada; 20 keklik, 13 tavşan, 3 kaya güvercini ve 1 yılanın yanı sıra, 34 tüfek, 3 otomobil, 2 ses cihazı ve 1 motosiklete el konulduğu anlatılarak “Belirtilen iş ve işlemler şube müdürlüğümüzce yapılmakla birlikte, ilimizin yaban hayatının korunması ve geliştirilmesi için özellikle köy muhtarlıklarımızın konu üzerinde hassasiyetle durarak kaçak avlanma ile ilgili duyum ve bilgilerini en yakın Orman İdaresi (177), Jandarma Komutanlığı (156) ve şube müdürlüğümüze bildirmeleri halinde gerekli kontrol ve denetimler yapılarak kaçak avcılık önlenebilecektir. Av koruma-kontrol çalışmalarında müdürlüğümüze sağlamış oldukları desteklerden dolayı başta Jandarma Çevre Tim Komutanlığı olmak üzere jandarma komutanlıklarına, yerel yönetici ve vatandaşlara teşekkür ederiz. Yaban hayatının korunması ve gelecek nesillere daha iyi ve çeşitlendirilmiş bir şekilde aktarılabilmesi için tüm kurum, kuruluş, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının üzerilerine düşen görevlerin yapılmasında gerekli hassasiyeti ve titizliği göstereceğine inanıyoruz” denildi.