İSTANBUL (İHA) - Psikiyatrist Dr. Bahadır Bakım, "Demans"ın 65 yaş üzerinde görülen bir beyinsel rahatsızlık olduğunu belirterek, "Demans, ilerleyen yaş ile ortaya çıkar. Bu rahatsızlığa yakalanan kişilerin hafızalarında büyük oranda bir zayıflama görülür. Söylenen şeyleri ya da daha önce bilinen şeyleri yapmama, çevresindeki eşya ve varlıkları tanıyamama sorunu yaşar" dedi.
Demansın; hesaplama, plan yapma, yürütme, sorunları çözme, davranışları yeri geldiğinde sonlandırabilme, uygun yargıda bulunma gibi daha çok beynin frontal bölgesine ait becerilerde kayıplar ile kendini gösteren ilerleyici bir rahatsızlık olduğuna dikkat çeken Dr. Bahadır Bakım, "Bu hastalık 65 yaş üzerindeki grubun yüzde 2-4'ünde, 85 yaş üzerinde ise yüzde 20 oranında görülmektedir. Alzheimer, beyin damar hastalıkları ve tıkanmaları, tekrarlayan felçler, alkol, tramva, ilaç zehirlenmeleri gibi durumlar demansın oluşumuna zemin hazırlarlar" şeklinde konuştu.
Dr. Bakım, demansın bulaşıcı bir hastalık olmadığını vurgulayarak, "Çok yavaş ve sinsi bir seyir izlemektedir. Bu rahatsızlığı yaşayan hasta tek başına yaşamamalıdır. Yanında yakınları kalmıyorsa, hiç değilse bir bakıcı bulunmalıdır. Ayrıca hasta rahatsızlığı konusunda bilgilendirilmeli ve karşılaşılabilecek tehlikeler konusunda uyarılmalıdır" dedi.
"HASTAYI AŞIRI GÜRÜLTÜ VE PARLAK RENKLİ IŞIKLARDAN KORUYUN"
Demans hastalarının özenli bir bakıma ihtiyacı olduğuna işaret eden Uzman Psikiyatrist Dr. Bahadır Bakım, "Hastanın yemesi, içmesi, uyuması, tuvalet alışkanlıkları, ilaçlarının alımı belirli bir düzen içinde olmalıdır. Hastanın bulunduğu mekan, odası, eşyaları, giysilerinde değişiklikler yapılmamalı, hasta kendini alışık olduğu düzen içinde yaşamalıdır" şeklinde konuştu.
Psikiyatrist Dr. Bahadır Bakım, hastanın alkol ve kahve kullanımının engellenmesi gerektiğini belirterek, "Bu maddeler sinirliliği artırıp münakaşalara yol açabilir. o nedenle alımı engellenmelidir. Hasta ile tartışılmamalı, azarlanmamalı, yapamayacağı şeyler istenmemelidir. Yürümesini kolaylaştıracak yürüteçlerin kullanımı teşvik edilmeli, hızlı yürüme yerine sakin, önüne bakar şekilde dikkatli yürümesi sağlanmalıdır. Uykusu için ilaca başlanmadan önce gündüz uykusunun önlenmesi, yatağını sadece gece kullanması, aynı saatte yatağa girmesi sağlanmalıdır" açıklamasında bulundu.
Hastanın aşırı gürültü, çok parlak renkli ışıklardan korunması gerektiğinin altını çizen Psikiyatrist Dr. Bakım, "Her şey hastayı dinlendirecek ve hoş bir şekilde dikkatini çekecek özellikte olmalıdır. Hastanın evden tek başına dışarıya gitmesi, kaza ve kaybolmalara yol açabileceğinden dikkatli olunmalıdır. Görme keskinliği azaldığı için kazaları ya da eşya ve gölgeleri yanlış değerlendirmeyi (illüzyon) önlemek amacı ile oda iyi aydınlatılmalıdır. Kişinin daha önce severek kullandığı bir takım ufak eşyaları (saat, kalem, tespih, ruj, parfüm, çanta gibi) yanında olmalı, sevdiği ve anılarını tazeleyebileceği, konuşma olanağı yaratabilecek albüm, resimlikler göz önünde bulunmalıdır. Geçmişte yapıp zevk aldığı hobi ve alışkanlıklarını (bahçe ile uğraşma, çok yormayan sporlar, resim, elişi, koleksiyonculuk, ufak tefek tamiratlar, şarkı söyleme, film seyretme gibi) sürdürmeye özendirilmelidir" dedi.