MTSO Metal Sanayi Meslek Komitesi Başkanı Yavuz Beller, dünyadaki korumacılık tedbirlerinin demir çelik sektöründe sert dalgalanmalara neden olduğunu, yatırımdaki durgunluk nedeniyle de sektörde stokların büyüyeceğini ve fiyatların düşeceğini söyledi. Türkiye’de bu sıkıntıların daha fazla hissedileceğini belirten Beller, dolardaki yükselişe bağlı olarak Türkiye’de fiyatların artacağını ifade ederek, “Fiyatlar TL bazında yükselse de aslında dünyada dolar bazında düşüyor olacak” dedi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 32 No’lu Metal Sanayi Meslek Komitesi Başkanı Beller, sektörel değerlendirmeler yaparak komite çalışmaları hakkında bilgi verdi. İlk olarak dövizde yaşanan dalgalanmaların sektör üzerindeki etkisini değerlendiren Beller, tüm dünyada demir çelik sektöründe sıkıntı yaşandığını, ancak bu sıkıntıların Türkiye’de biraz daha fazla hissedildiğini anlattı. “Demir çelik sektörü sadece Türkiye’de değil, dünyada sert dalgalanmaların yaşandığı bir dönemden geçiyor” diyen Beller, “Tüm dünyada korumacılık tedbirleri nedeniyle sektörde sert dalgalanmalar yaşanıyor. Ülkeler kendilerini korumak adına ithalatta ciddi vergi artışlarına gitti. Bunun sonucunda her ülkenin ihracat durumuna göre fiyatları değişim göstermeye başladı. Yaşanan bu gelişmeyi fiyatlardaki dalgalanmaya neden olan ilk unsur olarak sayabiliriz. İkinci unsur ise dünyada yatırımlar noktasında bir durgunluk başladı. Yatırım yapan şirketlerin sayısının tüm dünyada azalması nedeniyle yatırım mamulleri satan ülkeler, demir çelik grubu daha az taleple karşılaşacak. Stoklar büyüyecek ve fiyatlar düşecek” diye konuştu.
“Sıkıntılar gelecek yıl hissedilecek”
Bu gelişimlerin Türkiye’ye yansımasının daha güçlü hissedileceğini anlatan Beller, dünyada demir çelik fiyatları düşerken, Türkiye’de dolardaki yükselişe bağlı olarak fiyatların artıyor gibi gözükeceğini söyledi. Beller, “Fiyatlar TL bazında yükselse de aslında dünyada dolar bazında düşüyor olacak” ifadelerini kullandı.
Dolara endeksli olarak yaşanan fiyat artışı nedeniyle sektörde bu yıl stoklar eriyene kadar ciddi oranlarda karın defterlere yansıyacağını dile getiren Beller, ancak satılan ürünün sürekli artan maliyetlerden dolayı yerine konulmasının mümkün olmayacağını ve bu nedenle sıkıntıların asıl gelecek yıl hissedileceğini vurguladı.
Mersin özelinde de değerlendirme yapan Beller, “Bu noktada kentimiz biraz daha şanslı iller arasında yer alıyor. Serbest Bölge ve limanın olması ihracatımızın artmasını da beraberinde getiriyor ve sektörde yaşanan olumsuz etkilerin daha az hissedilmesini sağlıyor. Dış ticarete yoğunlaşan firmalar daha az sıkıntı yaşıyor. Ancak bu yeterli değil. Her an çalıştığımız yurt dışı pazarlar da sekteye uğrayabilir. Bu nedenle ihracatçı firmalarımızın da ihraç noktalarını çeşitlendirmesi yerinde olacaktır” dedi.
Yurt dışındaki alıcılarda değişim beklediklerini, özellikle Avrupa’da sorunlar yaşanması nedeniyle pazarın yön değiştireceğini tahmin ettiklerini dile getiren Beller, bu dönemde Yakın Doğu ya da Afrika’dan talep artışı olabileceğini söyledi. Irak pazarının da yavaş yavaş açılmaya başlamasının umut verdiğine değinen Beller, “Ancak bu bölgedeki ülkelerin üzerinde kara bulutlar dolaşıyor ve ne zaman bir sıkıntı çıkacağını kestirmek zor. Yatırım iklimi devam ederse Türkiye’nin o bölgelerde ciddi bir şansı olacağına inanıyorum” değerlendirmesini yaptı.
“Küme çalışmalarına devam edilmeli”
Beller, komite olarak ihracatın bu dönemdeki öneminin daha da artacağı düşüncesiyle üye firmaları ihracata yönlendirme adına çalışacaklarını ifade etti. Geçmiş dönemde başlatılan küme çalışmalarının aralıksız devam ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Beller, şöyle konuştu:
“Belki hedeflediğimiz gibi bu dönemde bir araya gelerek yurt dışındaki yüksek montanlı işlerden pay alabilmemiz mümkün olmayacak, çünkü bir süre böyle yüksek montanlı yatırım gerçekleşmeyecek. Ancak bu da bir fırsat olabilir. Bu süreci küçük ve orta ölçekli firmalarımızı uluslararası talepleri karşılayabilecek standartlara getirmek adına değerlendirebiliriz. Eksiklerimizi tamamlayabiliriz. Pazarlar açıldığında hazır oluruz ve yeniden bir araya gelerek hedefimize ulaşırız.”
Kümenin yanı sıra MTSO tarafından verilen Ticari Bilgi ve İstihbarat Merkezi hizmetinin büyük önem taşıdığına da değinen Beller, bu sistemi kullanarak nokta atışı ihracata yönelmek istediklerini belirtti. Doğru hedef pazarları tespit edip doğru iletişim adreslerine ulaşmak adına bu sistemi daha yoğun kullanmak istediklerini dile getiren Beller, üyelerinin de bu sistemden yararlanması adına komitenin gayret göstereceğini söyledi.
“İç piyasada fiyatlar düşecek”
İhracatını artıramayan firmaların ise iç piyasadan daha fazla pay alma yarışına gireceğini ifade eden Beller, bu durumun ciddi bir rekabete yol açacağını ve fiyatları, kar marjlarını büyük ölçüde aşağı çekeceğini bildirdi. Bu fiyat indirimini yatırım yapacak olan şirketlerin iyi değerlendirmesi tavsiyesinde bulunan Beller, maliyetler açısından yatırımcılar için doğru zaman olabileceğini anlattı.
Sektöre verilen teşvikler ve KGF kredilerine de değinen Beller, bu desteklerin ve kredilerin piyasaya olumlu yansıdığını bildirdi. Finans olanaklarına erişim konusundaki çalışmalara önem verdiklerini ve komite olarak bu konuda da çeşitli etkinlikler düzenlediklerini kaydeden Beller, “Eğer doğru, ayağı yere sağlam basan adımlar atmak istiyorsak mevcut finansal tabloları doğru okuyup değerlendirmemiz gerektiğine inanıyoruz” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz