Seks Araştırmaları Dergisi'nde yapılan çalışmalar, seks yapmak için sekiz nedenden oluşan bir listede, bebek sahibi olmanın, çoğu insan için en az motive edici neden olduğunu gösteriyor.
Tarih boyunca, insanlar bebek sahibi olma zamanlarını kendileri belirlemek istemişlerdir. Bu yüzden de yüzlerce farklı türde yöntem ve ürün geliştirilip kullanılmıştır. Kontraseptifler geliştikçe, bunların kullanımlarıyla ilgili de birçok söylenti yayılmıştır.
Peki, siz bu doğum kontrol efsaneleri hakkında neler biliyorsunuz? Gerçek ile efsaneyi birbirinden ayırabilir misiniz?
Gebe kalma ihtimaliniz her zaman aynıdır: 20’de 1, ilk defa cinsel ilişkiye girseniz bile. Yumurtlama dönemi başladıktan menopoza girene kadar her an hamile kalmanız mümkündür.
İlk regliniz gerçekleşmeden önce de hamile kalabilirsiniz çünkü ovülasyon (yumurtlama), adet döneminizden yaklaşık 14 gün önce başlar. Bu nedenle “endişelenme bir şey olmaz, bu senin ilk ilişkindi” diyen kişilere kulak asmayın ve bir kadının hamile kalmak için çok genç ya da çok yaşlı olabileceğini düşünmeyin.
Vajinal duş, spermi yumurtadan uzak tutmak için yeterli olmadığından, etkili bir doğum kontrol yöntemi de değildir. Cinsel birleşmenin hemen ardından duşa girseniz bile bu mümkün değildir. İdrara çıkmak veya banyo yapmak da spermi bölgeden uzaklaştırmaz.
Coca cola ile vajinayı yıkamanın spermleri öldürdüğü hakkında da bir teori var. Bu belki doğru olabilir ancak üreme sistemine zarar verebileceğinden kesinlikle önerilmez.
Akılda tutulması gereken bir başka şey de suda seks yapmanın da mümkün olabileceğidir. Bazı insanlar, jakuzideki gibi sıcak suların spermleri öldürebileceğini düşünüyorlar, fakat bu da doğru değil. Ayrıca, suda seks yapmak çeşitli kimyasallardan ya da bakterilerden bir enfeksiyon kapmanıza da yol açabilir.
Bir erkeğin boşalmadan önce "çekilmesi" halinde kadınların hamile kalamayacağı büyük bir efsanedir! Çekilme her zaman güvenilir bir yöntem değildir ve bunun birkaç nedeni vardır.
Bir erkek tahrik olduğu anda, pre-ejakülat sıvısını (zevk suyu) boşaltır ve bu sıvı en az 300.000 sperm içerebilir. Ayrıca o anda kontrolü sağlayamayıp zamanında geri çekilememe gibi bir risk de her zaman vardır.
Erkek vajinanın dışına boşalsa bile sperm yüzebilir, bu nedenle vajinanın yakınında bulunan herhangi bir sperm hamileliğe yol açabilir. Çekilme etkili bir yöntem olabilir, ancak sadece mükemmel bir şekilde yapıldığında (ki bu da çok zor).
Birçok kadın ve erkek, bir kadının adet döneminde hamile kalamayacağı efsanesine inanır. Ancak adet döngüsü sırasında herhangi bir zamanda hamile kalmak mümkündür.
Regl dönemi genellikle yumurtlamanın gerçekleşmediği anlamına gelir. Eğer durum böyleyse, o zaman hamile kalmazsınız. Bununla birlikte, düzensiz veya daha kısa döngüleri olan kadınlar adet dönemlerinde de gerçekten yumurtlayabilirler, bunun bir garantisi yoktur.
Sperm, 5 güne kadar bir kadının vücudunda yaşayabilir, bu yüzden korunmasız cinsel ilişkiye girdikten sonra 7 gün içinde herhangi bir zamanda yumurtlarsanız, hamile kalabilirsiniz.
Doğum kontrol haplarının kansere neden olduğu efsanesi tamamen kurgu değildir. Bazı küçük riskler vardır, ama büyük resme bakmak önemlidir. Doğum kontrol hapları bazı kanserlerin riskini artırabilirken bazılarınınkini de düşürebilir.
Çalışmalar, doğum kontrol hapı kullanılmasının serviks (rahim ağzı) kanser riskinin artması ile ilişkili olabileceğini göstermiştir. Risk, 5 ila 9 yıllık kullanımda kabaca 3 kat ve 10 yıl veya daha fazla kullanımla 4 kat daha yüksektir. Eğer düzenli olarak Smear testi ve jinekolojik muayeneden geçiyorsanız serviks kanseri riski düşüktür. Ayrıca, riski önemli ölçüde azaltabilecek HPV aşısı yaptırma seçeneği de mevcuttur.
Nispeten daha düşük bir risk olsa da, doğum kontrol hapları meme kanseri ile de bağlantılıdır. Birkaç büyük çalışma neticesinde, hap kullanımının meme kanserini artırdığını ve hap kullanımı bırakıldıktan 10 yıl sonra riskin normal seviyeye düştüğünü gözlemlemiştir.
Denklemin diğer tarafında ise, hap gerçekten de bazı kanserlerin önlenmesine yardımcı olur ve bu, hap kullanmanın kontraseptif olmayan faydalarından biridir. 5 yıllık kullanımdan sonra, yumurtalık kanseri ve endometrial (uterus) kanser riskini düşürdüğü gözlemlenmiştir.
Evet, bir kondomunuz yoksa streç film veya bir balon kullanabileceğinizi iddia eden bir efsane var. Ancak bunlar tabii ki prezervatifin yerini tutmaz. Güvenli bir reçetesiz doğum kontrol yönteminiz yoksa hamileliği önlemek için penisin etrafına streç film veya balon sarmayın, işe yaramaz.
Seks yapma şeklinizi çevreleyen efsaneler çok yaygındır. Bunlardan bir diğeri ise, “Cinsel ilişkide ayağa kalkarsanız hamile kalamazsınız.” Buna benzer başka bir efsane de, daha az seks yapmanın hamile kalma ihtimalini düşürdüğü yönünde.
Ancak karşılaştığınız herhangi bir "tavsiye", kaç kez cinsel ilişkiye girdiğinize veya cinsel ilişkiye girerken bulunduğunuz pozisyona bağlı olan bir doğum kontrol yöntemi değildir ve büyük olasılıkla başarısız olmanıza neden olacaktır.
Daha sıkı ve penisi daha iyi saran bir prezervatifin hamileliğe karşı daha fazla koruma sağladığının yanlış anlaşılması; prezervatifin daha sıkı olmasının, daha az spermin dışarı kaçacağı ya da prezervatifin seks sırasında kayıp gitmeyeceği inancına dayanmaktadır. Ancak, çok sıkı olan bir prezervatifin cinsel ilişki sırasında yırtılma olasılığı daha yüksektir. Kondom kullanırken, spermin güvenli şekilde tutulabilmesi için uç kısmında biraz boşluk kalması önemlidir. Bu, erkek boşaldığında kondomun aşırı gerilmesini önler.
Prezervatifin büyüklüğü önemlidir ve kullanmadan önce prezervatif ölçü çizelgesine bir göz atmak doğru olanı seçmenize yardımcı olabilir.