Fermente gıdalara iyi bir örnek olan turşunun, içerisinde bulunan canlı mikroorganizmalar sayesinde sindirim sistemi için çok sağlıklı probiyotik özelliklere sahip olduğunu belirten Altınbaş Üniversitesi Gastronomi Bölümü Öğr. Gör. Merve İşeri Uzunoğlu, ev yapımı sağlıklı ve lezzetli turşular için dikkat edilecek noktaları paylaştı.
Bağırsak ve mide florasında bulunan yararlı bakterilerin sindirimi düzenlediğini ve turşunun da içerisinde bolca bulunan bu yararlı bakterilerle vücut florasının düzenlenmesine yardımcı olduğunu söyledi.
Turşu yapımı esnasında içerisinde oluşan konjuge linoleik asidin yapılan araştırmalarda kanseri önleyici etkileri olduğunun bulunduğuna dikkat çeken Uzunoğlu, şu bilgileri aktardı:
“Turşu kurarken reçetelere sadık kalmak oldukça mühimdir. Miktarları değiştirmek zararlı bakterilerin yayılmasına neden olabileceği gibi turşu yapılacak ürünlerin bozulmasına da sebep olabilir. Aynı zamanda tüm kullanılan alet ve ekipmanların temiz olduğundan, yiyecek kalıntısı olmadığından emin olunmalıdır. Bunun için tüm alet ve ekipmanlar sıcak deterjanlı su ile iyice yıkanıp durulanmalıdır.”
Turşu yapımında kullanılacak gıdaların taze, körpe, çürüksüz ve hasarsız olmaları gerektiğini vurgulayan Uzunoğlu, sebze meyvelerin üzerinde mumsu tabaka olmaması gerektiğinden çok iyi yıkanmaları gerektiği uyarısını yaptı.
“Turşu kurarken iyota bağlı kararma yaşanmaması için sofra tuzu kullanılmamalı, turşuluk kaya tuzu kullanılmalı. Turşunun en az yüzde 5 asidite oranına sahip beyaz sirke ile yapılması, meyve sirkelerinin lezzetinin sirkeye geçmesini önler. Ayrıca kullanılacak olan suyun sertliği de turşu yapımını etkiler. Sert sulardaki mineral yoğunluğu turşu suyunun asiditesini düşürür ve gıda güvenliği açısından risk oluşturur” diye konuştu.
Turşuda kullanılacak baharatların uzun süre beklememiş olması ve özellikle toz halindeki baharatların kararma yapabileceğinin göz önünde bulundurulmasını tavsiye eden Merve İşeri Uzunoğlu, “Turşu kurarken mutlaka cam ve seramik gibi, gıdalarla reaksiyona girmeyen malzemeler seçilmeli. Tuz ve asit ile reaksiyona giren bakır, demir, çinko gibi malzemelerden yapılmış kaşık, tencere gibi ekipmanlar kullanılmamalı” dedi. Kış aylarında özellikle güneşin azlığı ile D vitamini kaynağının azalması, iç mekanlarda daha fazla vakit geçirilmesi, düşen hava sıcaklıkları ve damarların daralması ile bağışıklık sisteminin zayıflayacağını ve vücudun enfeksiyonlara daha açık hale geleceğini belirten Uzunoğlu, “Özellikle kış aylarında bağışıklığımızı destekleyen gıdaları tüketmemiz, fermente gıdalar ile vücudumuzu desteklememiz enfeksiyonlara karşı korunmak için gereklidir” ifadelerini kullandı.
Ev yapımı turşunun faydaları hakkında da konuşan İşeri, “Bu turşular, kolesterolü düşürür, Bağışıklığı kuvvetlendirir ve hücre zararlarını önler, diyabetten korur, mikroplara karşı koruyuculuğu vardır, sindirim sistemini ve bağırsak florasını düzenler, antioksidan ve besin öğeleri açısından değerlidir, idrar yolu enfeksiyonlarını azaltır” dedi.
(DHA)