Beslenme alışkanlıkları açısından özellikle evlilikte ilk yıl dikkat edilmediğinde, kurtulmaya çalışılan kilolara yenileri de eklenebiliyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Arıburnu “Araştırmalar evliliğin ilk yılında ortalama iki, devamında ise bekarlığa göre 6 ya da 7 kg alınabildiğini göstermiştir. Bu değişimin sebebi olarak, porsiyonların artması, verilen davetler, çay sohbetlerine eklenen tatlılar, dışarıdan söylenen yemekler ve egzersizin yapılmaması sayılabilir” diyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Arıburnu, evlenince kilo almamak için 10 önemli kuralı sıraladı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Sağlıklı yaşamın sürdürülebilir hale gelmesinde egzersizin önemi büyük. Yeni hayatınıza adapte olurken egzersizi de rutininize almayı unutmayın. Birlikte yapabileceğiniz, yaparken iki tarafın da kendisini iyi hissedebileceği ve sürdürebileceğiniz egzersiz türlerini deneyin. Örneğin; yürüyüş yapmak, bisiklete binmek, yüzmek veya ip atlamak gibi. Sevdiğiniz egzersiz türünü kararlaştırdıktan sonra geriye, gün içerisinde sadece 30 dakika ayırmak kalıyor.
Yeni evli çiftler aile olmanın verdiği heyecan ve mutluluk ile gerek günlük beslenmelerinde gerekse eve davet ettikleri misafirlerine hazırladıkları menüde aşırıya kaçabiliyor. Bu nedenle fark edilmeden kilolar da artabiliyor. Bu durumu yaşamamak adına yemeklerinizin sağlıklı olmasına ve büyük tabaklar yerine daha küçük tabaklarda servis yapmaya özen gösterin. Tatlı tüketilecek ise meyveli keşkül gibi hafif tatlıları tercih edin.
Toplumun geneli gibi yeni evli çiftler de akşamları çay ve kahve tüketimlerini arttırabiliyor. Burada önemli olan ilk nokta çay ve kahvelerin kesinlikle şekersiz tercih edilmesi gerektiğidir. Diğer önemli nokta ise çay ve kahvenin vücuttan atabileceği suyun yerine koyulmasıdır. Bundan dolayı ne kadar çay ve kahve içilirse o kadar su içilmeli, yaz aylarında kg başına 35 – 40 ml su tüketiminin sağlanmasına özen gösterilmelidir.
“Evlilik sana yaramış” cümlesini her yeni evli çift en az bir kez duymuştur. Bu cümlenin altında eşinizin size iyi baktığı anlamı yatar ve iyi bakmak düşüncesi de genellikle yemek ile ilişkilendirilir. Kadın erkek fark etmeksizin yemeklerinizde eşinize biraz daha fazla yemesi için ısrar etmeyin. "Hatırım için ye" veya "yemiyorsun beni sevmiyorsun" tarzında cümleler sarf etmeyin veya ihtiyacınızdan fazla yemeği " yemezsem ayıp olur" düşüncesi ile tok olsanız dahi yemeyin.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Arıburnu “Günün yorgunluğunu atmak ve rahatlamak için yemek sonrası çay bir çoğumuzun vazgeçilmezi. Bir de tatlı birşeyler olsun, tek başına çay olmuyor dediğimizde devreye hamurişleri veya paketli gıda tüketimi giriyor. Tüketilen paketli gıdaların içerisindeki şeker, hamur işelerinin yapısındaki rafine karbonhidratlar; bel bölgesinin yağlanmasına, kilonun artmasına ve bunların sonucunda da insülin direncinin ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Bundan dolayı çayın yanına abur cubur değil, küçük miktarlarda çiğ kuruyemiş/kuru meyve atıştırmalıkları eklenebilir. Çaylar da siyah çay yerine şeker içermeyen meyve aromalı bitki çayı olarak tercih edilebilir” diyor.
Günlük rutinler arasında bir de akşam ne pişirsek diye düşünmek en zor olanı. Bu stresi yaşamamak için haftalık menü planlaması yapmak en güzel çözüm. Öncelikle dolabınızda, buzluğunuzda neler var? Son tüketim tarihi yaklaşan ürünler var mı? Bunları not edin ve gelecek hafta menüsünde önceliği bunlara verin. Eldeki ürünlerle menü planlarken, aynı malzemeleri farklı günlerde kullanmayı deneyin. Örneğin; bezelyeden hem yemek hem de enginara iç yapmak gibi. Planlamaya devam ederken protein, sebze, karbonhidrat dengesini unutmayın.
Alışverişe muhakkak tok gidin. Yapılan çalışmalar; aç bir şekilde yapılan alışverişlerde şeker oranı yüksek gıdaların alındığını net olarak kanıtlamıştır. Evlendikten sonra gerek sağlıklı bir beslenme programı hazırlayabilmek, gerekse bütçenizi düzenlemek ve israfı önlemek için alışverişe çıkmadan önce liste yapmayı alışkanlık haline getirin. Gelecek hafta menüsüne göre eksikleri belirleyin, alınacakları sıralayın. Sıralamada sebze, meyve reyonuna öncelik verin, et-tavuk gibi ürünleri en sona bırakın, karbonhidrat grubunda hep tam tahıllı ürünleri tercih edin. Özellikle pandemi de düşünüldüğünde alışverinizi yaparken ihtiyacınız olmayan reyonlara girmemeye özen gösterin.
Tüm günün koşturmacası bitip eve gelindiğinde, eşle beraber sohbet edilerek tüketilen akşam yemekleri farkında olmadan uzuyor. Ve sofrada kalınan süre arttıkça da masada bulunan yiyeceklerden atıştırma miktarı artıyor. Bundan dolayı akşam yemeği saatini ve süresini sınırlı tutmak, yemek sonrası sofrayı beraberce toplayıp sohbete atıştırmalara maruz kalınmayacak bir ortamda devam etmek kilo yönetiminize katkı sağlayacaktır.
Evlilik iki taraf için de yeni bir düzen ve yeni sorumluluklar demektir. Bundan dolayı alışmak ve bir rutin oluşturmak biraz zaman alabilir ki bu da gayet normaldir. İlk zamanlarda yemeklerin dışarıdan söylenme sıklığı fazlayken bu zamanla azalacaktır. Fakat ilk zamanlarda dahi tedbiri elden bırakmamakta fayda var. Dışarıdan fast food ürünler söylemek yerine, öncelik ev yemekleri yapan bir yer olmalıdır. Eğer öyle bir alternatifimiz yoksa yağsız ızgara et/tavuk/balık + salata/ızgara sebze kombinasyonu dışarıdan söylenebilecek en güzel sağlıklı alternatiflerdendir. Yanında tüketeceğiniz sıvıların da şeker içermemesine özellikle dikkat edin.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Arıburnu “Mutluluk, huzur ve konfor alanına ulaşmış olmak, kişilerde rahatlamaya sebep olabiliyor. Bu rahatlama ile alınan kilolar çok uzun süre sonra fark edilebiliyor. Temkinli gitmek adına, haftanın aynı günü, aynı tartıda, aynı kıyafetlerle, aynı saatte tartılın. Ve sonuçlarınızı not edin. Eğer üç hafta artmalar görüyorsanız müdahale etmenin vakti geldi demektir. Çiftlerden sadece birisi kilo almış olsa dahi iki tarafın da yediklerine dikkat etmeye başlaması ve eşine destek olarak diyetine uymasına yardımcı olması önemli” diyor.