Yenimahalle’de ’Z-Kuşağı ve Teknoloji Bağımlılığı’ semineri

Yenimahalle Belediyesi, günümüzün en önemli sorunlarından biri olan teknoloji bağımlılığı konusunda düzenlenen seminere ev sahipliği yaptı. Yenimahalle Belediyesinin ilçe genelinde açmış olduğu etüt merkezlerinde eğitim gören öğrenciler seminere büyük ilgi gösterdi.
Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Bülent Yılmaz’ın konuşmacı olarak katıldığı ’Z-Kuşağı ve Teknoloji Bağımlılığı’ konusundaki konferans, Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Batıkent Meydan Etüd Merkezi, Yenimahalle Eğitim Merkezi ve Şehit Mehmet Uygun Gençlik Merkezi’nde bulunan etüt merkezi öğrencileri, teknolojinin aşırı kullanımı ve hayatın akışında oluşturduğu olumsuz etkiler konusunda geniş bilgi sahibi oldu.

Z Kuşağı asosyal ve mutsuz
"1997 ve sonrası doğanlar için nitelendirilen Z Kuşağı nedir, özellikleri nelerdir, teknoloji bağımlılığı nedir, teknolojinin doğru kullanımı nasıl sağlanır, anne-babalar ve öğretmenler bu konularda nasıl davranmalıdır?" gibi ana başlıkların işlendiği konferansta dijital dünya hakkında akıllarda kalan birçok soru yanıt buldu.
Z kuşağının özelliklerinden bahseden Prof. Dr. Yılmaz, "En belirgini bu bireylerin internetle, teknolojiyle büyümeleridir. Milyonlarca yazılım hilesi, tabletler, bilgisayarlar ve en önemlisi neslin önüne geçen akıllı telefonlar. Bütün bu teknolojik figürler Z kuşağını sosyal ve bilimsel açıdan öne taşır. Bireyler farklı eğitim sistemleri içerisinde harmanlanır, donanım sahibi olurlar fakat son tahlilde bireylerin kazandıkları donanımlar onları mutlu etmek yerine gerginleştirir, tatmin etmez ve sonunda ortaya çıkan mutsuzluk kendisini gösterir" dedi.

"Aşırı teknoloji kullanımını engellemeliyiz"
Aşırı teknoloji kullanımı hususlarında sayısal verileri de açıklayan Prof. Dr. Yılmaz, "Sadece bir yılda yeni yapılan dijital içerik şimdiye kadar yazılmış tüm kitaplarda bulunan bilgiden birkaç milyon kat daha fazladır. Ortalama internet kullanım süresi dünyada 6 saat iken ülkemizde 7 saat 9 dakikadır. Rakamlar ve sayısal veriler durumun ne kadar önemli olduğunu açıkça ortaya çıkarmaktadır. Teknolojinin kullanımını değil, kötü kullanımının önüne geçmeliyiz. Teknolojiyi ve dijital dünyayı çocuklarımızdan bütünüyle uzaklaştırmak demek onları çağın gerisinde bırakmak demektir. Teknolojiyi faydalı kullanmak ayrı konudur, fakat onsuz yaşayamaz hale gelmek, kullanmama durumunda huzursuzluk ve öfke duymak çok daha ayrı bir husustur. Özellikle çocuklarımızın teknoloji kullanımı konusunda zaman kontrolünü kaybetmemesi için dikkat etmemiz gerekiyor" diye konuştu.