‘Yeri değil faydaları önemli’

Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, Mersin turizmini büyük ölçüde etkileyecek olan kruvaziyer limanının yer ve proje aşamalarının tamamlandığını açıkladı. Olcar, Çukurova Bölgesel Havaalanı’na da değinerek, havaalanının hangi ile daha yakın olacağı çelişkisinden uzak düşünülmesi gerektiğine dikkat çekti

Olcar, çok sayıda yerin turizm bölgesi ilan edilmesi kavramına katılmadığını ifade ederek, bunun yerine gelen turistlere alternatif seçenekler sunulması gerektiğini vurguladı. Kruvaziyer turizmi, uluslararası bölgesel havaalanı projesi ve 2013 Akdeniz Oyunları öncesi yapılacak olan tesislerle turizm anlamında büyük bir çıkışa geçecek olan Mersin, bölge ve ülke ekonomisi açısından da en önemli virajları dönüyor. Bu süreçte, aldığı kararlar ve sunduğu projeler ile Mersin ve bölgesinin başta turizm olmak üzere pek çok alanda gelişmesine yardımcı olan kuruluşlardan biri olan Mersin Turizm Platformu, turizmin çeşitlendirilmesi adına birçok projeye imza atmaya devam ediyor. Konuyla ilgili Gazetemizin sorularını yanıtlayan Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, kruvaziyer limanının yer ve proje aşamalarının tamamlandığını, yer olarak Çamlıbel’in düşünüldüğünü söyledi. Olcar, Çukurova Bölgesel Havaalanı’nın, hangi ile daha yakın olacağı çelişkisinden uzak düşünülmesi gerektiğini ifade ederek, “Havaalanı sadece Mersin için değil, bölge ve ülke için büyük umut. Hangi yönden bakarsanız bakın, birçok sektörün gelişmesi için büyük bir etkendir” dedi.

Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, kruvaziyer limanının her hangi bir limanın köşesi olarak değil, özel olarak kurulmuş ayrı bir mendirekte planlandığını açıkladı. Olcar, konuyla ilgili projelerin oluşturulduğunu belirterek, şunları söyledi: “Birkaç izin ve onay işleminden sonra kruvaziyer limanı ile ilgili çalışmalar süratle başlayacak. Yer olarak ise Çamlıbel’i düşünüyoruz. Kruvaziyer turizmi ile gelen turistlerin yanında mürettebatlar da olacak, aynı zamanda teknik arızalar, donanımsal işlemler de bu bölgede yapılacak. Böylelikle, turizm geliştikçe yanında birçok sektörü geliştirecek, Çamlıbel’i geliştirecek, bölgeyi geliştirecek ve sonra da hinterlandı geliştirecek”

‘Yeri değil faydaları önemli’

Gelişen havacılık sektöründe, Türkiye’nin alternatif hatlara ihtiyaç duyduğuna dikkat çeken Turizm Platformu Başkanı Olcar, Çukurova Bölgesel Havaalanı’nın bu konuda bölgenin umudu olacağını söyledi. Buradaki bağlantılarla Ortadoğu başta olmak üzere birçok noktayla yapılan ticaretlerin kuvvetleneceğinin de altını çizen Olcar, “Bölgesel havaalanı, bölgenin tanımadığı, görmediği bir profilin habercisi olacaktır. Buradaki turizm adına gelişmelerin yan sektörleri olumlu yönde etkilediği gibi, lojistiğin de gelişmesi de tarım, gıda ve birçok alanın ilerlemesini sağlayacaktır. Havaalanı projesi geç kalmış bir projedir ama planlanması açısından ve 30 milyon yolcu düşünülmesi açısından gerçekten çok güzel bir projedir. ‘Mersin’e mi yakın olacak? Adana’ya mı yakın olacak?’ tartışmalarından sıyrılıp, bölgenin gelişmesi, hatta ülkenin gelişmesi gözüyle bakılmalıdır. Dünya Turizm Örgütü bile 80 dakikaya kadar yolcu transferlerine onay veriyor. Yani, yolcuyu alıp turizm noktalarına götürme süresini 80 dakika olarak belirliyor. Mersin’inin en uzun mesafesini Kızkalesi olarak ele alırsak bile 70-80 dakika sürüyor. Linate Havalimanı’ndan Milano’ya kalkıp gitmek isteseniz bile mesafe 60 kilometre. Bu açıdan bakıldığı zaman, yer açısından artı noktalarımız bile var.”Olcar, Adana Havalimanı’nın büyümeye matuf olmadığını belirterek, Çukurova Bölgesel Havaalanı’nın ise ilk aşamada 15 milyon yolcuya hizmet vereceğini, daha sonra kapasitenin 30 milyona çıkarılacağını ifade etti. Olcar, hem iç hem dış hat trafiğine açık olacak havaalanının, Adana-Mersin karayoluna ve şehir merkezlerine yakın konumda olduğunu yineledi.

‘Turizm projeleri ilerde genişleyebilir’

Seyhan-Kazanlı ve Mersin-Tarsus projelerinin bölge turizmini büyük ölçüde etkileyeceğini kaydeden Olcar, “Mersin-Tarsus projesiyle, 3 bin dönüm alan üzerine, 7 tesisi aşan, 8600 yataklı büyük bir turizm bölgesi oluşturuluyor. Ayrıca projenin toplam rezerve edilmiş alanı 10 bin dönüm, bunun sadece 3 bin dönümünde çalışmalar yapılacak. Bu demek oluyor ki, buradaki turizm projesi ilerde 7 bin dönüm daha genişleyebilir. Bu çalışmaların sadece Mersin’le anılması da doğru değil. Mersin’i, Adana’yı, Hatay’ı birbirinden ayırmamak gerekiyor. Bu iller, Akdeniz çanağında hep birbirini bütünleyen illerdir. Adana’da ciddi bir kültür var, bunun yansımasının olduğu Mersin’de, bunları denizi ve marinasıyla tamamlıyor, Hatay’a da indiğimizde yine çok önemli bir kültür ve gastronomi olayı var” ifadelerini kullandı.

‘Turizm bölgesi değil alternatif imkânlar önemli’

Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, çok sayıda yerin turizm bölgesi ilan edilmesi kavramına katılmadığını ifade ederek, bunun yerine gelen turistlere alternatif seçenekler sunulması gerektiğini vurguladı. Olcar, en fazla 3 turizm bölgesi seçilmesini, bunların da tam teçhizatla donatılması gerektiğini anlatarak, bu yöndeki çalışmaların daha etkili olacağını söyledi. Olcay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu 3 turizm bölgesini sınıflandırırsak, Kazanlı projesini birinci sırada görüyoruz. Planlaması ve büyüklüğü açısından Karboğazı Kayak Merkezi’ndeki çalışmalar ikinci sıradaki yerini alırken, Silifke ve Anamur arasında yapılacak çalışmaları 3. sıraya yerleştirebiliriz. Dolayısıyla bunlar devreye girdiğinde, muhtelif kombinasyonlarla birlikte hitap edeceği bölgeler oluşacaktır. Şu açıdan da duyarlı olunmasında büyük fayda var, ne kadar turizm bölgesi planlarsanız planlayın, öncelikle imar yetkisinin yerel belediyelerin tasarrufundan alınması gerekir. Bu noktada bana kalsa Mersin’in her yerini turizm bölgesi ilan edelim derim. Onun dışında yapılan bölgelerin realize edilmesi ve yatırımcıya yönelik süratle tahsil edilmesi ve yatırımcıların buraya gelmesi daha önceliklidir. Dolayısıyla, yapılması gereken şey turizmin çeşitlendirilmesidir. Dağ yürüyüşlerinden tutun, kültür köylerine kadar, bölge turizmine alternatif mecralar açılması gerekir.”

Fotoğraf : Çiğdem YURDAGEL