Yerli ve yabancı anestezi uzmanları Antalya'da buluştu

Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği (TARK), ABD ve Avrupa ülkelerine göre Türkiye'de hasta sayına göre anestezi uzmanı sayısının çok düşük olduğunu bildirdi.
45. TARK 2011 Ulusal Kongresi Antalya'nın Manavgat ilçesi Kızılağaç Turizm Bölgesi'nde bir otelde başladı. Kongreye yurt çapında bin 800 yoğun bakım ünitesi ve anestezi uzmanı doktor katıldı. Kongreye 25 de yabancı anestezi uzmanı iştirak etti.
TARK Başkanı Prof.Dr. Şükran Şahin, Prof.Dr. Fatih Altındaş, Prof.Dr. Hülya Bilgin, Prof.Dr. Güner Kaya ve Prof.Dr. Agah Çertuğ, bir basın açıklaması yaparak 4 gün sürecek toplantı ile ilgili bilgi verdi. Türkiye genelinde 4 bin anestezi uzmanı doktorun görev yaptığını belirten Prof.Dr. Şükran Şahin, bunun büyük çoğunluğunun İstanbul'da görev yaptığını kaydetti. Şahin, geçtiğimiz günlerde anestezi uzmanı doktor sayısının arttırılması ile ilgili TARK olarak Sağlık Bakanı Receğ Akdağ'la bir görüşme yaptıklarını belirterek, "Ülkemizde anestezi uzmanı sayısı maalesef ABD ve Avrupa ülkelerine göre çok düşük. Örneğin İngiltere'de 20 hastaya bir anestezi uzmanı düşerken ülkemizde ise 200 hastaya bir anestezi uzmanı düşüyor. " diye konuştu.
Prof.Dr. Agah Çertuğ da deprem bölgesi ve afet bölgelerinde anestezi ve anestezi doktorunun rolünün çok önemli olduğunu söyledi. Van depreminin sembolü haline gelen Yunus'un göçük altında çıkarıldığında konuşmasının düzgün olduğuna dikkat çeken Çertuğ, göçük altından çıkarılan hastalarda solunum yönetimi, travmalı hastada ağrı yöntemi ve göçük altında sıvı kaybının iyi bir şekilde kontrol edilmesi gerektiğini kaydetti. Çertuğ, "24 saatten fazla göçük altında kalan her birey yoğun bakım hastasıdır. Yeterli sayıda anestezi hekiminin olmaması doğal afetlerde kurtarılan can sayısını arttırtır. Travma sonrası yaşanan şiddetli ağrı ölümcül şoklara neden olabilir. Van depreminin simgesi haline gelen Yunus çıkarıldığında görüntüsü normalde. Fakat iç kanama geçirdiği için hayatını kaybetti." diye konuştu.
Prof.Dr. Fatih Altındaş da televizyon kanallarının vur patlasın çal oynasın türü programlar yerine tabi afetlerde nasıl davranılması gereken konularda toplumu bilgilendirmeye yönelik çalışma yapmalarının çok yararlı olacağını kaydetti.