Yeşilay: "kötülüklerin Başı Alkol"

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Samsun Temsilcisi Mümin Argun, her türlü kötülüğün başının alkol olduğunu belirterek, “Alkol hayatımızda ama hayatımız alkol olmasın” uyarısında bulundu.

Alkolün, bazıları için ilaç, bazıları için keyif, kimileri içinse teselli demek olduğunu belirten Türkiye Yeşilay Cemiyeti Samsun Temsilcisi Mümin Argun, “Ne için olursa olsun alkole yenilmemek adına bir Çin atasözünü akıldan çıkarmamak gerek. Çin atasözünde ‘birinci kadehi insan içer. İkinciyi kadeh içer. Sonra kadeh insanı içmeye başlar’ denmektedir. Toplumsal bir sorun olan alkolün trafik kazaları ile mala ve cana karşı işlenen suçlardaki rolü çok ciddi boyutlardadır. Bu nedenle alkol kişisel olduğu kadar, belki de daha fazla toplumsal bir sorundur. Ülkemizde ve dünya da işlenen suçların ve gerçekleşen kazaların çok ciddi bir oranı alkolden kaynaklanmaktadır. Bunun en açık örneği ülkemizde cinayetlerin yüzde 85’i, tecavüzlerin yüzde 50’si, şiddet olaylarının yüzde 50’si, trafik kazalarının yüzde 65’i, eşlerini dövenlerin yüzde 70’si ve akıl hastalıklarının yüzde 60’ı sebebi aile içi geçimsizliklerin, kavgaların, şiddetin ve boşanmaların da bir numaralı sorumlusu alkoldür” dedi.

Zararlı alışkanlıklar kazandıran maddelerden uzak durulmasının altını çizen Argun, “Başka bir insanın emri altına girmekten nasıl hoşlanmıyorsak, kendi irademizi kötü kokulu, zararlı bu maddelere teslim etmemeliyiz. Ayrıca bilmeliyiz ki insanın büyüdüğü, yedikleri içtikleriyle belli olmaz. Biz büyüdüğümüzü, düşüncelerimizle, davranışlarımızla ve yaptığımız güzel işlerle belli etmeliyiz. Günümüzde gençlerin çoğu, eğitim imkanlarının geniş olması sebebiyle anne babalarından daha çok bilgiye sahiptir. Onlar kötü alışkanlıkların zararlarını, büyüklerinden daha iyi bilmektedirler. Öyleyse onlar, yaştan gelen büyüklükle değil, bilgiden gelen büyüklükle, anne babalarını bu kötü alışkanlıktan kurtarmaları daha güzel olur. Gençlerimizi hedeflerinden uzaklaştıran, düşünce yeteneklerini kaybettiren, toplum içindeki saygınlıklarına sekte vuran en önemli düşmanlardan biri de alkoldür. Geçmişi şan ve şöhretle dolu bir milletin bilgi ve teknoloji çağının yaşandığı bu günlerde alkolde, sigarada, kumarda dünya sıralamasına girmesi utanç verici. Kendi elleriyle kendi geleceğini yok eden bir ülke olma yolunda hızla ilerlemekteyiz” diye konuştu.

Bugünkü intihar olaylarında alkolün etkisi, alkol kullanmayanlara oranla 58 kat daha fazla olduğunu ifade eden Argun, “Alkol asla bir gıda değildir. Gençlerimiz bu öldürücü virüsten uzak durmalıdırlar. İçmek için yapılan ısrarları, ısrarla geri çevirmeliler. Daha da önemlisi, alkol alınan ortamlardan, hatta alkol alan arkadaşlardan uzak durulmalıdır. Çünkü bir kadeh içki alkolizmin başlangıcıdır. Medya, alkolü özendirici haber, dizi, film, reklam gibi yayınlardan kaçınmalıdır. Eğitimciler ve aydınlar; her fırsatta alkolün zararlarını gündeme getirmeli ve yaşayışlarıyla gençlerimize örnek olmalıdırlar. Gençlerin bulunduğu bir ortamda eğitimciler, değil alkol, sigara dahi içmemelidirler. Devletimiz ise gençlerimizi bu tür kötü alışkanlıklardan korumak için bütün imkanlarını seferber etmelidir. Bu, devletin asli görevidir. Anayasamızın 58. Maddesi'nde, ‘Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli önlemleri alır’ denmektedir. Bizler fert olarak üzerimize düşen görevi yapıp gençlerimizi fiziksel ve ruhsal olarak iyi yetiştirirsek devletin yükünü hafifletmiş oluruz, hem de vicdanen rahat oluruz” şeklinde konuştu.