Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Küçüködük, gebelik döneminin bir kadının yaşayabileceği en olağanüstü süreç olduğunu bildirerek, bu dönemin ancak yeterli ve dengeli bir beslenme ile aşılabileceğini dile getirdi.
Gebelik öncesi beslenmesi yetersiz olan kadınlarda gebe kalma olasılığının daha düşük olduğunu kaydeden Prof. Dr. Şükrü Küçüködük, "Gebe kalma durumunda ise, nöral tüp defekti (anne rahminde bebeğin beyin ve omuriliğinin hatalı oluşması) gelişme riskinin daha yüksek olduğu bilinmektedir. Erken gebelik dönemi sayılan ilk 3 ay beslenme yetersizliği ölü doğum, erken doğum ve yenidoğan döneminde bebeğin kaybedilme riskini arttırmaktadır" dedi.
Gebeliğin 3. ayından sonra yetersiz beslenmenin erken doğum ve düşük doğuma neden olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Küçüködük, buna karşılık gebelikte protein ve enerji yönünden dengeli beslenmenin doğum ağırlığında 30 gram kadar bir artış sağladığının görüldüğüne işaret etti. Mikrobesin olarak adlandırılan vitamin ve mineral eksikliğinin gebeliği olumsuz etkilediğini vurgulayan Küçüködük, "A vitamini eksikliğinde, AIDS hastalığının etkeni olan HIV'ın bebeğe geçme olasılığı artar. Gebe kadında kansızlık, enfeksiyon ve ölüm riski artar. D vitamini alınmadığında yenidoğan bebekte kalsiyum düşüklüğü yaşanır. K vitamini yeterince alınmamışsa bebekte başta göbekte olmak üzere kanamalara sebep olur. Folik asit eksikliği nöral tüp defektleri, down sendromu riskini arttırır. Bu nedenle folik asit alımına gebeliğe karar verilmeden 2 ay önce başlanmalıdır. Demir eksikliğinde, demir eksikliği anemisi gelişir. Gebelikte şiddetli anemi düşük doğum ağırlığı, prematüre doğum, gebeliğin son 3 ayı ve yenidoğan döneminde bebek ölümü ile annede hastalık ve ölüm riskini tetikler. Kalsiyum eksikliği hipertansiyon, preeklampsi, idrarda albumin artışı ve yaygın şişlik ile seyreden gebelik zehirlenmesi gelişimini hızlandırır. Çinko eksikliğinde anemi, nöral tüp defektleri, düşük doğum ağırlığı, anensefali (kafatası kemikleri ile beynin yetersiz gelişimi) oluşumuna yolaçar. İyot eksikliğinde tiroid hormon yetersizliği gelişirken, aşırı iyot alınması durumunda bebekte tiroid fonksiyonları baskılanır ve guatr gelişebilir. Selenyum eksikliğinde nöral tüp defektleri, düşük doğum ağırlığı, beyin ve kalp damarlarında fonksiyon bozukluğu olur. Magnezyum eksikliği ise preeklampsi, kanda pıhtılaşma eğiliminde artışı ve prematüre doğumu hızlandırır." dedi.
(iİHA)