Yılbaşı Hediyenizle Doğadaki Canlılara "hayat" Verin

"Kutup ayısı, deniz kaplumbağası, saz kedisi..." Baştak, WWF'nin nesli tehlike altında olan deniz kaplumbağası, kutup ayısı, saz kedisi ve ofrozla ilgili de çalışmalar yürüttüğünü söyledi. WWF’nin bilim insanlarıyla çalışarak kutup ayılarına uydu vericisi takılmasını sağladığını, kutup ayılarının Kuzey Kutbu’ndaki yolculuğunu takip ettiğini, davranışlarını incelediğini ve iklim değişikliğinden nasıl etkileneceğine dair güncel bilgileri topladığını belirten Baştak, şunları kaydetti: "WWF, küresel olarak deniz kaplumbağalarının yaşam alanlarının kaybını ve bozulumunu azaltmak, tesadüfi avcılığını ve yasa dışı ticaretini önlemek için çalışıyor. Türkiye, tehlike altındaki türlerden iribaş deniz kaplumbağası (Caretta caretta) ve yeşil deniz kaplumbağasının (Chelonia mydas) Akdeniz Havzası’ndaki önemli yuvalama alanları arasında bulunuyor. WWF-Türkiye, deniz kaplumbağasını Türkiye’nin doğa koruma gündeminde tutmak için 1980’lerden bu yana çalışıyor. 2006’dan beri Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda deniz kaplumbağası izleme, araştırma ve koruma çalışmaları yürütüyoruz." Baştak, Türkiye'de bir zamanlar kedigiller ailesine mensup kedi türlerinin ya yok olduğunu ya da tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu aktardı. Saz kedisinin de bu türlerden biri olduğunu, sulak alanlarda yaşayan ve iri bir yaban kedisi olan saz kedisinin doğal alanlarının yok olmak üzere olduğuna dikkati çeken Baştak, bunun için WWF-Türkiye'nin, Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda saz kedisi popülasyonunu araştırdığını, videokapan ve fotokapanlarla farklı bireyleri tespit ettiğini ifade etti. Baştak, orfozun neslinin, habitat kaybı, çevre kirliliği, yasa dışı ve aşırı avcılık nedeniyle tehlikede olduğunu, denizel biyoçeşitlilik açısından önemli bir yer olan Kaş-Kekova Deniz Koruma Alanı’nda yürüttükleri çalışmaların, son 10 yılda orfoz ve lahoz gibi türlerin popülasyonlarında yüzde 60-90 oranında bir düşüş olduğunu gösterdiğini vurguladı. Baştak, Kaş-Kekova’da yerel yönetimler, dalış kulüpleri, balıkçılar ve tur tekne sahipleriyle yürüttükleri çalışmalar sonucunda, alanın Deniz Yönetim Planı'nın hazırlandığını ve denizel biyoçeşitliliğin korunması amacıyla koruma alanları oluşturulduğunu kaydetti.