Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin diğer üniversitelerden farkının bir araştırma üniversitesi olmasından kaynaklandığını belirterek, araştırma üniversitelerinin Türkiye'de çok fazla oturmadığını, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin tersine beyin göçünü başlatabilmek amacıyla yurtdışına gitmiş akademisyenlerin yeniden Türkiye'ye çekilebilmesini hedeflediğini kaydetti.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin projelerini anlatan Prof. Dr. Metin Doğan, "Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Ankara'da kurulan en geniş devlet üniversitesi. Her ilimizde bir üniversite olsun hedefiyle son yıllarda çok sayıda üniversite kuruldu. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ise birkaç üniversiteyle birlikte büyükşehirlerde kurulan devlet üniversitelerinden birisi. Farkı, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nin gelecekte bir araştırma üniversitesi olması" dedi.
Doğan, uluslararası bir üniversiteyi hedeflediklerini belirterek, araştırma üniversitelerinin Türkiye'de çok oturmadığını söyledi. Araştırma üniversitelerinin içeriği hakkında bilgi veren ve Amerika'da üniversitelerin yaklaşık yüzde 10-15'inin araştırma üniversiteleri şeklinde olduğunu ifade eden Doğan, "Kalan yüzde 30-40'lık bir kısmı ise lisans eğitimi veren klasik üniversite şeklinde. Kalan yüzde 50-55'lik kısmı ise meslek edindirmeye yönelik okullar şeklinde kurgulanmıştır. Araştırma
üniversitelerinin öğrenci sayıları çok fazla değildir. Az sayıda lisans öğrencisi vardır. Bu öğrencilerin yüzde 50'si en azından yüksek lisans ve doktora öğrencileridir ve daha çok araştırmaya yönelik çalışmalar yaparlar. Uluslararası üniversitelerde dünyanın her tarafında özellikle yüksek lisans ve doktora düzeyinde öğrenciler gelir orada araştırmalarını yapar, eğitimlerini tamamlarlar. Bazen kalırlar, bazen de kendi ülkelerine dönerler" dedi.
Rektör Doğan, tersine beyin göçünü hedeflediklerini vurgulayarak, "Yurtdışına gitmiş olan akademisyenlerin yeniden Türkiye'ye çekilebilmesi veya bölge ülkelerindeki özellikle başarılı öğrencilerin ülkemize yüksek lisans ve doktora düzeyinde hatta lisans düzeyinde eğitimlerini yaparak o ülkelerdeki gençlerin de hem sosyal, kültürel gelişimlerine katkıda bulunmak hem de bizim üniversitelerimizde yapmış oldukları araştırmalar sayesinde hem kendi ülkelerine hem bizim ülkemize katkı sağlamalarını temin etmek amacıyla kurulmuş olan üniversitedir" şeklinde konuştu.
"HEDEFİMİZ YÜZDE 25 ORANINDA YABANCI UYRUKLU ÖĞRENCİ"
Üniversitelerinde yüzde 25 oranında yabancı uyruklu öğrenci hedeflediklerini belirten Doğan, "Bu öğrenciler özellikle Balkan ülkeleri, Kafkaslar, Arap ülkeleri özellikle Kuzey Afrika gibi ülkemizin bölgesinde hem siyaseten hem ekonomik olarak, hem de kültürel olarak almış olduğu hem geçmişte süregelen bağlantılarımızın devam ettirilmesi amacıyla, hem de bu bölgenin tamamıyla gelişimine katkıda bulunmak amacıyla bu bölgelerden öğrencilerin gelmesini hedeflemekteyiz. Tabii sadece bu bölgeden değil,
dünyanın her tarafından Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'ne öğrenci kabul etmek istiyoruz" dedi.
Diğer bir hedeflerinin öğrencilerinin yüzde 50'sinin yüksek lisans ve doktora öğrencisi olması olduğunu kaydeden Doğan, eğitime bir yıl önce başlamalarına rağmen çok hızlı bir gelişme gösterdiklerini ifade etti. Doğan, şu anda tıp fakültesi, siyasal bilgiler fakültesi, mühendislik fakültesi ve hukuk fakültesinde öğrencilerinin hazırlık eğitimi aldığını, sağlık bilimleri hemşirelik bölümünde ise 1. sınıf öğrencilerinin bulunduğunu kaydetti. Prof. Dr. Doğan, 45 ayrı programda yüksek lisans ve doktora eğitimine başladıklarını ifade ederek, "Öğrencilerimiz yüksek lisans ve doktora eğitimlerini de almaya başladılar. Tabii bu çok alışık olunan bir durum değil. Genelde üniversiteler ya bir başka üniversitenin bazı bölümlerinin o üniversiteden ayrılarak yeni bir üniversite adıyla şekillenmesiyle kurulur. O devam etmekte olan öğrencilerin eğitimini devam ettirerek, temelde başlar ya da böyle bir imkanı olmamışsa 3-5 yıllık bir hazırlık döneminden sonra ilk öğrencilerini alırlar" diye konuştu.
Yüksek lisans ve doktora eğitiminin üniversiteler kurulduktan 5-6 yıl sonra ciddi oranda başlayabildiğini kaydeden Doğan, "Biz kurulduğumuz yıl 45 ayrı programda öğrencilerimizin yüzde 35-40'ı oranında yüksek lisans ve doktora eğitimine başlamış olduk. Şu anda tanımlayacak olursak, bir yıllık bir üniversite olmasına rağmen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi aslında hem uluslararası anlamda ciddi derecede yüzde 10 civarında ki bu tıp fakültesinde yüzde 25-30'a kadar çıkmakta yabancı ülke öğrencisi var hem de toplam öğrencilerin yüzde 35-40'ı da diğer araştırma yapan üniversitelerde olduğu gibi yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden oluşmaktadır" şeklinde konuştu.
Doğan, dünyanın ve Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinde doktoralarını almış öğretim üyelerine sahip olduklarını belirterek, tıp fakültesindeki araştırma görevlileriyle birlikte 600 civarında öğretim elemanıyla büyük bir kapasiteye ulaştıklarını kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz