Ankara (AA)- Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Telekom'un yüzde 55 hissesinin blok halinde Oger Telekom'a satıldığını, devletin elindeki yüzde 45 hissenin yüzde 14,6'sını ise halka arz ettiklerini, bu nedenle Telekom'un 3 değil, binlerce ortağı bulunduğunu" belirterek, "Bizde gizli saklı iş olmaz" dedi.
"Marmaray Projesi'nin Demiryolu Aracı İmali CR2 Sözleşmesi"nin imza töreninin ardından basın mensuplarının, "CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun Telekom'un 3. gizli bir ortağı olduğu yönünde söylemleri var, neler söyleyeceksiniz?" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bizde gizli saklı iş olmaz, her şey açık ortadadır. Telekom'un 3 gizli ortağı yok, binlerce ortağı var. Telekom'un yüzde 55 hissesini blok halinde sattık, Oger Telekom ve yüzde 45'i devletin elindeydi. Geçtiğimiz aylarda da yüzde 14,60'ını halka arz ettik. Dolayısıyla Telekom'un 3 ortağı değil, binlerce ortağı var. Telekom bu milletin şirketidir, bu milletin 150 yıl hizmetinde olmuş,
iletişimi başarıyla yerine getirmiş, şimdi de gelişen teknolojiyle bu ülke ve bölge ülkelerin insanlarına başarıyla hizmet etmektedir. O bakımdan Telekom üzerinden siyaset yapmaya kalkmak ancak siyaseten iflas etmiş zihniyetlerin yapacağı şey, başka bir şey değil."
Bir gazetecinin "Marmaray'ın yapıldığı alanda insanlığa ait bazı ilk kalıntılar bulundu. Bu nedenle Marmaray'ın askıya alınması söz konusu mu?" sorusu üzerine, şunları söyledi: "Marmaray Projesi'ni bu veya başka bir nedenle askıya almayı düşünmeyi akıldan bile geçirmek bu ülkeye, İstanbulluya yapılabilecek en büyük kötülük.
Bizim İstanbul'un tarihine, İstanbul'da gelmiş geçmiş medeniyetlerin değerlerine gösterdiğimiz hassasiyet hiçbir zaman hiçbir şeyle kıyaslanmaz, bunun için
projenin 3 yıldan fazla 3,5 yıl gecikmesini göze almışız. Bu konuda kurullarda, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile belediyemizle gayet uyumlu bir çalışma yürütüyoruz. Herhangi bir sorun yok. Asla ve asla projenin askıya alınması gibi bir şeyin gündeme getirilmesi bile abestir."
Bakan Yıldırım, "Buluntular ve kalıntılar ne olacak?" sorusuna da "Bütün bu bulguların hepsi taşınabilir bulgulardır. Ne tarihimize, geçmiş medeniyetlere, onların ortaya koyduğu eserlere zarar vereceğiz, ne de projenin bu yüzden gecikmesine razı olacağız" karşılığını verdi.