HABER

Yıllık elektrik kaçağı faturası 2 milyar dolar

ANKARA (ANKA) - TMMOB Makina Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan "Dünyada ve Türkiye'de Enerji Verimliliği Oda Raporu"na göre enerji verimliliği, enerji arz politikası şeklinde algılanması ve yönetilmesi gerektiği belirtilerek, enerji verimliliği politikalarının elektrik, sanayi, bina ve ulaşım sektörlerinde bir bütün halinde uygulanmasının gerekliliğine işaret edildi.

Raporda, "Elektrik dağıtım sisteminde kayıp kaçak değeri yıllık en az 2 milyar dolar civarındadır" tespitinde bulunuldu. TMMOB Makina Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan "Dünyada ve Türkiye'de Enerji Verimliliği Oda Raporu"nda sanayi, elektrik, bina ve ulaşım sektörlerinde enerji verimliliği ile ilgili önemli tespitlerde bulunuldu. Sanayide yıllık 2,2 milyar dolar civarında enerji tasarruf potansiyeli bulunduğuna dikkat çekilen raporda, yeni binaların yalnızca yüzde 10–15'lik, mevcut bina stokunun ise yüzde 3–5'i gibi düşük bir bölümünde tam anlamıyla etkin ısı tasarrufu önlemleri uygulanabildiğine dikkat çekildi.

-"YALITIM VE VERİMLİ KULLANIM İLE MALİYETLER YARIYA DÜŞEBİLİR"-

5 milyon konutun jeotermal ile ısıtılma kapasitesinin sadece 120 bin konutluk bölümünün kullanıldığına işaret edilen raporda, "Yalnızca Ankara'da şu anda yıllık asgari bin 600 TL olan doğalgaz ısıtma maliyetinin yalıtım ve verimli yakma sistemleriyle yarıya düşme olanağı vardır. Isıtmada merkezi sistemler tercih edilmeli, merkezi sistemlerin soğutma amacıyla da kullanılabilmesi için yeni, pratik tesisatlar ilave edilmelidir. Halka ve küçük sanayiciye tasarruf yatırımlarında teşvik sağlanmalıdır. Mevcut durum ve enerji verimliliğinin önemi Türkiye'nin birincil enerji ihtiyacı yılda ortalama yüzde 4–5, elektrik enerjisi ihtiyacı da yüzde 8 gibi bir hızla artmaktadır" denildi.

-"KAÇAK ELEKTRİK NEDENİYLE EKONOMİK GELİŞMEDE GERİ KALINIYOR"-

Özelleştirme süreci ve arz güvenliğinin tamamen piyasa mekanizmalarına bırakılmış olmasından dolayı bu ihtiyacı karşılayacak yatırımların zamanında yapılmadığına işaret edilen raporda, "Bugünkü ekonomik kriz çıkmamış ve dolayısıyla enerji talebi hızla düşmemiş olsaydı; Türkiye bugünlerde bir enerji açığı ile karşı karşıya kalmış olacak ve enerji krizinden hızlı çıkış reçetesi, yaygın ve kapsamlı bir şekilde enerji verimliliğine yatırım olacaktı" denildi. Bu durumun enerji verimliliğinin gerçek önemine işaret ettiği belirtilen raporda, enerji arzındaki sorunların yanı sıra nihai tüketimin yanında; elektrik üretim ve dağıtım sektöründe enerji kayıplarının sürmesinin, ekonomik gelişme için etkin bir şekilde kullanılamamasına yol açtığı vurgulandı.

-"ENERJİ İTHALATI DIŞ ÖDEMELER DENGESİNİ ZORLUYOR"-

Enerji ihtiyacını yüzde 75 oranında ithal enerji ile karşılayan Türkiye'de enerji ithalatının 2006 yılında 29 milyar dolarla ihracat gelirlerinin yüzde 34'üne, 2007'de ise 33 milyar dolar ile yüzde 30'una ulaştığının altı çizilen raporda, Bu durumun enerji arzında petrole yüzde 31,3 ve doğal gaza yüzde 31,9 bağımlı olan Türkiye ekonomisini dış ödemeler dengesi ve enerji arz güvenliği açısından zorladığı kaydedildi. Bu neden ve özellikle arz güvenliği için enerji verimliliğinin bir enerji arz politikası şeklinde algılanması ve yönetilmesi gerektiği belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:

"Enerji Verimliliği, harcanan her birim enerjinin daha fazla hizmet ve ürüne dönüşmesidir. Üretimde ve günlük yaşamda enerji yoğunluğunun düşürülmesi; tüm enerji zincirinde verimliliğin artırılması, üretim, iletim ve dağıtımda verim düşüklüğü ve kayıp-kaçakların azaltılması, sanayi üretiminde verimlilik artırıcı teknolojilerin uygulanması, binaların rehabilitasyonu, verimli elektrikli ev aletleri ve ofis cihazlarının tercih edilmesi, ulaşımda enerji verimliliği zincirinin oluşturulması, ilgili bütün tarafların eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi ile sağlanabilecektir"

-"2 MİLYAR DOLARLIK KAÇAK ELEKTRİK"-

Elektrik dağıtım sisteminin; gerek teknik eksiklikler gerekse kaçak kullanım nedeniyle en yüksek kayıp noktalarından biri olduğuna işaret edilen raporda, şunlar ifade edildi. "2007 yılında net satış hâsılatının 15 milyar YTL olduğu düşünüldüğünde, kayıp kaçağı değerinin yıllık en az 2 milyar dolar ve üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Bu durum enerji sektörünün odaklanması gereken başlıca problemlerden biridir. 2007 yılı verilerine göre TEDAŞ'ın sattığı enerji 125,2 Milyar kWh, tahakkuka bağlanan enerji ile bedelsiz satılan enerji toplamı 125,6 Milyar kWh olup; teknik kayıp ve ticari kayıp toplamı 21,9 milyar kWh tutmaktadır. Bu değerin yarısının teknik kayıp olduğu düşünüldüğünde ticari kayıp miktarı 2007 yılı için 10 Milyar kWh civarındadır"

-SANAYİ SEKTÖRÜNDE ENERJİ VERİMLİLİĞİ İÇİN 6 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM-

Türkiye'de nihai enerji tüketimi içinde 2007 yılı itibarı ile yaklaşık yüzde 39, elektrik tüketiminde yüzde 48 tüketim payına sahip olan sanayi sektörünün enerji verimliliği çalışmaları için öncelikli bir sektör olduğu belirtilen raporda, bu sektörün enerji tüketiminin yüzde 60–70'lik bir bölümünün bin civarındaki ulaşılabilir sayıdaki tesiste gerçekleştiğine değinildi. Enerji verimliliğini arttırmak üzere yapılan çalışmaların sonuçlarının ürün maliyeti ve kalitesi üzerinde etkili olduğuna da işaret edilen raporda, "Sanayi sektörümüzde karşılığı yaklaşık yıllık 2,2 milyar dolar olan 6 milyon TEP civarında enerji tasarrufu potansiyeli olduğu tahmin edilmektedir. Tasarruf potansiyelinin yüzde 40'ının geri ödeme süresi 1 yıl, yüzde 30'unun ortalama 2 yıl ve geri kalan yüzde 40'ının geri ödemesi ortalama 4 yıl olan proses değişikliği gibi önlemler olduğu kabul edilirse; gerekli yatırım ihtiyacı 6 milyar dolar civarında tahmin edilmektedir. 2020 yılına kadar bu seviyelerde kaynağın ayrılması, sanayi sektörü ile birlikte ülke ekonomisi üzerinde de olumlu bir etki yaratacaktır" önerisinde bulunuldu.

-ULAŞIMDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ-

Ulaşım sektörünün en önemli girdisinin enerji olduğuna dikkat çekine raporda, etkin, verimli ve güvenli ulaşım için enerjinin temini ve maliyetlerinin düşürülmesinin büyük önem taşıdığı savunuldu. Raporda, "Karayolu ile yapılan yolcu ve yük taşımacılığındaki birim enerji tüketimleri diğer ulaşım alternatiflerine göre çok daha yüksektir. Yatırım ihtiyaçları göz önüne alındığında, saatte tek yönde 60 bin yolcu taşımak için 12 şeritli otoyol gerekirken, aynı miktardaki yolcuyu çift hatlı bir demiryolu ile taşımak mümkündür. Bu talebi karşılayacak otoyolun km maliyeti yaklaşık 30 milyon TL iken çift hatlı, elektrikli ve sinyalli demiryolunun maliyeti sadece yaklaşık 5,3 milyon TL'dir. Bu nedenle taşıt politikasının önünde işletme ve alt yapı yatırımı olarak doğru bir ulaşım politikası gelmektedir" önerisinde bulunuldu.

En Çok Aranan Haberler