HABER

Yılmaz'dan AB mesajı

ANKARA (İHA) - Anavatan Partisi (ANAP) Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Avrupa Birliği (AB) üyeliği çalışmaları konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) kabul ettiği yasal düzenlemelerin hükümet için bağlayıcı olduğunu belirterek, "Eğer AB'ye karşı elimizdeki imkan ve kozları kullanmazsak tarih bizi affetmeyecektir" dedi.

AB Genel Sekreterliği'nde sivil toplum örgütleriyle biraraya gelen Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, TBMM'nin 3 Ağustos tarihinde kabul ettiği yasa paketinin AB'ye uyum çalışmaları konusunda reform mahiyetinde önem taşıdığına işaret ederek, elde edilen başarının, Türkiye'deki AB üyeliği hedefine ulaşmayı bekleyen geniş vatandaş kesimlerini beklenti içersine soktuğunu bildirdi. Söz konusu reform paketinin kabulunün şaşkınlığını üzerinden atan bazı AB üyelerinin Türkiye'nin eksikleri ve uygulamaya ilişkin kaygılarını dile getirmeye başladıklarını hatırlatan Yılmaz, "Toplumca kendimizi kaptırdığımız bu zafer sarhoşluğundan bir an önce uyanmalı ve süreci gerçek bir zaferle sonuçlandırmalıyız. Bunun için öncelikle, 'biz üzerimize düşeni yaptık, şimdi sıra Avrupa'da' şeklinde özetlenebilecek duygudan bir an önce kurtulmalıyız. Burada 2 alanda çalışma yapılması gerektiği önümüze çıkıyor. Birincisi ülke içinde yapacağımız çalışmalar, ikincisi ise yasalarla ilgili tüzük-yönetmelik ve genelgeler tamamlandığında bütün kamu görevlilerinin bu düzenlemelere eksiksiz riayet etmesidir" diye konuştu.

Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: "Devlet ve millet olarak, 40 yıllık AB mücadelesini bir yere kadar getirdik. Bu alanda inanılmaz güçlüklerle karşılaştık. AB'ye girmeye hiçbir zaman bu kadar yaklaşmamıştık. AB konusunda devletimiz ve milletimiz adına sorumluluk üstlenmiş bir kişi olarak sözü eğip bükmeden söylemek zorundayım; bu kafayla gidersek, Türkiye 40 yıllık AB mücadelesinin birikimini kaybetme tehlikesiyle karşı kırşıyadır. Eğer AB konusunda şu ana kadar olan anlayışla hareket edersek, 'biz üzerimize düşeni yaptık, artık top Avrupa'da' kolaycılığına kaçarsak AB işi kesinlikle yatar. Eğer bu işin yatmasını istemiyorsak, oyunu Avrupa'nın kurallarına göre oynamak zorundayız".

Türkiye'nin çok önemli bir seçim sürecine girdiği bir dönemde siyasetçilerin kendi siyasal geleceğini sağlama almak dışında gözlerinin hiçbir şey görmemesinin normal olduğunu da vurgulayan Mesut Yılmaz, "Ancak, Avrupa'da Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili devam eden müzakere ve pazarlık sürecini dışardan seyretmekle yetinirsek yanlız siyasetçiler olarak değil, millet olarak hepimiz çok büyük pişmanlık yaşayacağız" diye görüş bildirdi.

Türkiye'nin Avrupa karşısında çok büyük bir müzakere gücünün bulunduğunu da sözlerine ekleyen Mesut Yılmaz, "türkiye'nin Avrupa karşısında çok önemli pazarlık imkanları vardır. Türkiye'nin Avrupa karşısında kullanacağı pek çok kozu vardır. Ancak bütün bunları kullanacak bir siyasi mekanizması ve bunları dile getirecek sorumluları belli değildir. Eğer bu gücü, imkanları ve kozları kullanmazsak tarih bizi affetmeyecektir" dedi.

Yılmaz konuşmasının son bölümünde ise Türkiye'nin önündeki en büyük tehlikenin; AB üyeliğinin ülkede geçmişten kalan bir büyük tehlike olduğunu kaydetti.
Yılmaz, konuşmasının ardından bir gazetecin, Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin, AB uyum yasası olarak bilinen yasanın bazı hükümlerinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını açıklamasına ilişkin sorusu üzerine şunları söyledi:

"Teker teker partilerin bu konudaki yaklaşımlarıyla ilgili bir değerlendirmeye girmek istemiyorum. TBMM'nin kabul ettiği yasal düzenleme hükümetimiz için bağlayıcıdır, hükümetimiz bu kanunla kendisine Meclis tarafından görevlendirilen hususları yerine getirmek için yoğun bir çaba içerisindedir. Kanunda öngörülen yönetmeliklerin Kopenhag zirvesi dikkate alınarak ay sonuna kadar sonuçlandırılması Başbakanlık genelgesiyle ilgili kurumlara bildirilmiştir".

Toplantıya, Yılmaz'ın yanısıra DYP İçel Milletvekili Ayfer Yılmaz, MHP Aksaray Milletvekili Kürşat Eser, ANAP İstanbul Milletvekili Emre Kocaoğlu, Adana Bağımsız Milletvekili Ali Tekin ile sivil toplum örgütleri, basın yayın ve meslek kuruluşları ile üniversite çevrelerinin temsilcileri katıldı.

En Çok Aranan Haberler