Yol- İş Sendikası 2 No’lu Şube Başkanı Kıyas Daşkaya:

Yol-İş Sendikası Erzurum 2 nolu şube Başkanı Kıyas Daşkaya, Erzurum’da istihdamda bulunan 60 bin işçinin sadece 5 binin sendikalı olmasının düşündürücü olduğunu söyledi.Sendikasız işçi varlığının tehlikeli boyutta olmasının endişeleri de beraberinde getirdiğini ifade eden Yol-İş Sendikası Erzurum 2 nolu şube başkanı Daşkaya, bu konuda yapılan kanuni düzenlemelerin, hem işverenin hem de işçinin lehinde olacak şekilde olması gerektiğini belirtti. Bazılarının sendikaların işverenlerin düşmanı olduğu yönünde görüş belirtmelerinin ve bunu savunmalarının yanlış olduğunu, işyerinin var olmasının aynı zamanda sendikanın da var olması anlamına geldiğini, bilakis sendikacılığın, hem işverenin ve hem de işçinin menfaatini korumaya matuf bir oluşum olduğunu dile getiren Kıyas Daşkaya, Erzurum’da şu an istihdamda olan söz konusu işçilerin; mevsimlik, taşeron işçisi, müteahhit ve iş-kur işçisi olduğunu kaydetti.Sermayenin örgütlenmeye karşı olmasının kölelik sistemine davetiye çıkaracağını ileri süren Kıyas Daşkaya,” sendikasız bir işçinin işvereni ne kadar ücret verirse o da boynunu bükerek kabul etmek zorunda kalıyor. Bu kölelik sisteminin düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Örgütlenmeye engel olunmaması lazımdır. Hak aranmasına mani olunmamalıdır. Bu konuda adil çerçevede kanuni düzenleme yapılmalıdır” diye konuştu.ESKİDEN ET GİDERDİ, ŞİMDİ OT GELİYOR…Erzurum’un sosyal, ekonomik ve kültürel yönden gün geçtikçe irtifa kaybettiğini de dile getiren Kıyas Daşkaya şunları söyledi: “ Erzurum’un ekonomisinin can damarı; malum olduğu üzere Atatürk Üniversitesidir. Yüz bini aşkın öğrencinin varlığı önemli olmakla birlikte, Erzurum Teknik Üniversitesi öğrencisinin de kayda değer olduğu ortadadır. İşin vahim tarafının ise, eskiden günlük et ihracatı yapan Erzurum’un maalesef dışarıdan ot ve et ithal etmesinin yanlış politikalar sonucu olduğunu herkes biliyor. Erzurum geçmişte nasıl ki ekonomik olarak güçlü olmuşsa bu gün de pragmatik yollarla da yine eski konumuna gelmesi mümkündür. Geçmişte yapılan yanlışlıkların bir daha tekerrür etmemesi hepimizin ortak amacı olmalıdır.”