"Yönetilme sorunu var"

ANTALYA (İHA) - 4. Ekonomi Zirvesi'nin ikinci gününde "Ekonomik Büyüme ve Finans" konusu ele alındı. Oturuma konuşmacı olarak İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Osman Birsen ile İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Başkanı Prof. Dr. Esfender Korkmaz katıldı.

İMKB Başkanı Osman Birsen, kriz döneminde yaklaşık 200 bin yatırımcının borsadan çekildiğini söyleyerek, "Kriz öncesi 1 milyon 400 bin yatırımcı vardı, bugün bu rakam 1 milyon 214 bine geriledi. Bununla birlikte yabancı yatırımcı krizden karlı çıktı. Kriz döneminde yurt dışına para akarken, borsanın ucuzluğu yabancı yatırımcıları Türkiye'ye çekti. Şu anda endeks 13 bin ile 9 bin arasında sıkışan bir seyir izliyor. Ülkenin genel politikalarından etkilenen borsa olumlu açıklamalardan pozitif etkileniyor. Negatif açıklamaların ardından ise tam tersi gerçekleşiyor" diye konuştu.

İstanbul Üniverrsitesi (İÜ) İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Başkanı Korkmaz da Türkiye'de iç borcun döndürülebilmesinde sorunlar olduğunu söyledi. Kaynak yaratmak için devlete ait taşınmazların satılmasını öneren Korkmaz, zarar eden Kamu İktisadi Teşekkülleri'nin özelleştirilmeden tasfiyesinin yararlı olacağını söyledi.

"İŞ GÜVENCESİ YASASI DEĞİŞTİRİLMELİ" Toplantının 4. oturumunda ise "Çalışma Hayatı ve Seçim Sonrası Beklentiler" konusu ele alındı. Türkiye İşverenler Sendikası Genel Başkanı Refik Baydur, görevde olan hükümetin krizin büyümesini önlemek için gereken önlemleri almadığını söyledi. Baydur, "Kasım ayında ilk kriz gerçekleştiğinde gereken önlem alınsaydı kriz bu kadar büyümezdi. 2001 yılında 200 bin işletme üretime son verirken 1.5 milyon kişi de işsiz kaldı. Odamdaki masada dosyalar dolusu iş talep başvurusu bulunuyor" diye konuştu. Baydur, İş Güvencesi Yasası'nı da eleştirdi ve değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Devrimci İşçi Sendikaları (DİSK) Genel Başkanı Sülayman Çelebi, 3 Kasım'dan çıkacak hükümeti ağır bir fatura beklediğini söyledi. Bunları 'borç yükü, işsizlik, yoksulluk, talan, kayıt dışı ekonomi, adaletsiz vergi sistemi, hantal devlet yapısı ve demokraside çifte standart' şeklinde sıralayan Çelebi, "Bu sorunlar çözülmedikçe seçim de çözüm olmayacaktır. Partilerin programlarına değil, havada savrulan sözlere oy veriyoruz. Barajı geçecek olan partilerin hemen hepsi İMF reçetelerine devam edeceği izlenimi veriyor. Dayatılan İMF programını en iyi ben yaparım yarışındalar. Oysa İMF programı, sadece kaynakların borç ve faize aktarılmasını öngörüyor" dedi. Çelebi, Refik Baydur'un İş Güvencesi Yasası ile ilgili eleştirisine de yanıt vererek, "Kimse bunun rövanşını almaya kalkışmasın. Bu yasa çıktı, fırsatçı yaklaşımlarla bu yasanın işlerliğini engellemeye çalışmasın" diye konuştu

"TÜRKİYE'NİN SORUNU ADAM GİBİ YÖNTİLME SORUNUDUR" MHP Yalova Milletvekili Yaşar Okuyan da Türkiye'nin sorununun adam gibi yönetim sorunu olduğunu ileri sürdü. Okuyan, "Adam gibi bu ülkeyi yönetirseniz sorunlar çözülür. Devleti yönetme iddiasında olan siyasiler sorunları acil çözmek ve gerekirse bedelini ödemeyi göze alırsanız sorunlar çözülür. İş Güvencesi Yasası'yla ilgili ben bir bedel ödedim. Çıkartılan yasanın değiştirilmesi ile ilgili talep de gelebilir ancak 158 sayılı İLO sözleşmesine bakıldığında çıkartılan yasanın bana göre değiştirilecek bir tarafı yoktur. Ancak bu iradeyi yeni seçilecek hükümet ortaya koyacaktır. Türkiye'yi yeniden dizayn etmeye çalışan bir patron 'Bu yasayı çıkartırsan sana bedelini ödetirler' demişti, ben de bedelini ödedim. Bir iş yaparsanız bedelini de ödemeye hazır olacaksınız. Bedel ödenmez ise Türkiye'de işlerin çoğu gerçekleşmezdi. 3 Kasım seçimleri ve sonrasında 2821 ve 22 sayılı yasaların mutlaka değiştirilmesi, 12 Eylül'den kalma yasaların değişmesi gerekir" diye konuştu.