Yrd. Doç. Dr. Osman Tekir: “siyasette Makas Değişimi Yaşandı”

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Cihannüma Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (CETAM), Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını değerlendirdi.Merkez adına açıklama yapan İKÇÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Osman Tekir, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Türk siyasal hayatında mevcut ve potansiyel sonuçları açısından tartışılmaya devam edeceğini kaydetti. Seçim sonucunun, eski zihinsel kodlarla, siyasal ve bürokratik reflekslerle artık siyaseti yönlendirmenin imkansız olduğunu gösterdiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Tekir, “Zihinsel kodlarını yenilemeyen, başta siyasal partiler olmak üzere; siyasal ve siyaset dışı aktörlerin yeni siyaset anlayışı ve işleyişine uyum göstermelerini güçleştirecektir” dedi.“HALKIN MÜDAHİL OLMASI VESAYETİ DEVRE DIŞI BIRAKTI”Yrd. Doç. Dr.Tekir, Cumhurbaşkanlığı seçimine halkın doğrudan müdahil olmasının, vesayet kurumları da denilen başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere siyaseti manipüle eden, siyaseti yönlendirme çabası içerisinde olan aracı kurumları devre dışı bırakması açısından önem taşıdığına dikkat çekti.“SONUÇLAR MUHALEFET PARTİLERİNCE İYİ İRDELENMELİ”Halkın Cumhurbaşkanlığı seçimine müdahil olmasını aynı zamanda, Cumhurbaşkanlığı makamını daha da güçlü hale getirdiğini ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Tekir, “İlk turda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gerekli oyların salt çoğunluğunu alarak Cumhurbaşkanlığına seçilmesi bazı muhalefet partilerinin ortaya çıkan yeni siyaset anlayışını ve siyaset kurumlarının önemini gözardı ettiği gerçeğini göstermesi açısından anlamlıdır. Mecliste grubu bulunan en büyük iki muhalefet partisinin belki de liderlik ve parti içi dengeleri gözeterek kendi içlerinden Cumhurbaşkanı adayı göstermemelerine dikkat çekici bir durumdur” diye konuştu.“ÇATI ADAY SEÇMEN NEZDİNDE KARŞILIK BULAMADI”Ülkenin en önemli siyasal makamına siyasetin dışından bir aday önerilmesinin seçmen nezdinde karşılık bulmadığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Tekir, muhalefetin ‘çatı aday’ şeklinde belirlediği formülün çok riskli olduğunu ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Tekir, “Bu da önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde siyasal partilerin belirleyecekleri aday açısından bir deneyim ve kazanım olarak kabul edilmelidir” dedi.Seçimlerin en önemli sonuçlarından birisi olarak da ‘etnik kimliği’ öne çıkararak en azından gizlemeyerek, Cumhurbaşkanlığına aday bir kişiliğin siyaset arenasına çıkabilmesini siyasi olgunluk olarak tanımlayan Tekir, adayın halk nezdinde demokratik bir olgunlukla karşılandığını, siyasal ve bürokratik kurumların bunu yadırgamadığını kaydetti.“SİYASETTE MAKAS DEĞİŞİMİ YAŞANDI”Yrd. Doç. Dr. Tekir, “Cumhurbaşkanlığına aday olan kişinin seçim kampanyasında sadece mensup olduğu etnik kimliğe değil, bütün Türkiye’nin seçmen kitlesine hitap etmeye çalışması bunda da nispeten başarılı olması Türkiye’de demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesi açısından ‘ümit var’ olduğunu göstermektedir. Türk siyasetinde 10 Ağustos tarihi itibariyle önemli bir makas değişikliği gerçekleştirmiştir. Siyaset yolunda yürümek isteyenler ve siyasete şu veya bu yoldan etkide bulunmak, yönlendirmek arzusu içerisinde olanların bu makas değişikliğini dikkate almak durumundadır” şeklinde konuştu.