Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Lütfi İhsan Sezer, İzmir’de olabilecek bir depremin sonuçları ve alınması gereken önlemler hakkında açıklamalarda bulundu. İzmir’deki fayların genellikle kısa ve düşey atılımlı olduğunu belirten Sezer, tek başına 7,2'den büyük bir depreme yol açmasının zayıf ihtimal olduğunu söyledi. Çok sayıda kısa fayın bulunduğu İzmir’de, enerji boşalımının yeni uzun bir fay oluşturma ihtimalinin de düşük olduğunu ifade eden Sezer, “Aralıklarla meydana gelen küçük ölçekli depremler enerji birikiminin önüne geçtiğinden, büyük ölçekli depremleri engelliyor. Bu da İzmir açısından bir şanstır.” dedi.
Şehirdeki binaların büyük kısmının alüvyon zemin üzerinde yapıldığına dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Sezer, “Alüvyon zeminde sıvılaşma tehdidi dikkate alınmalıdır. Bu durumda zemin, bir sıvı gibi hareket eder. İzmir Körfezi çevresinin alüvyon olması, olası bir depremde büyük zararlara neden olacaktır.” şeklinde konuştu. Sıvılaşma alanlarının geniş yer tuttuğu İzmir deprem yöresinde, yeni yerleşme planlarının gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, üç kattan fazla yapılaşmaya izin verilmemesini, mevcut binaların da güçlendirilmesini istedi. Günümüz tatbikatlarının yetersiz ve göstermelik olduğunu iddia eden Lütfi İhsan Sezer, “Tatbikatların her sene yaz kış, gece gündüz, site, mahalle ve kent düzeyinde yapılması ve sık sık tekrarlanması lazım. Deprem anında insanların nereye taşınacağından şehiriçi ulaşımın nasıl sağlanacağına kadar her şey planlanmalı. Toplumsal bilinci uyandırmak, olası can kayıplarını azaltacaktır.” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz