Yüksekdağ'dan operasyonlara sert eleştiri

Yüksekdağ'a, HDP Mersin Milletvekili Mehmet Dengir Mir Fırat, HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Akdeniz Belediye Eş Başkanları Fazıl Türk ve Yüksel Mutlu da eşlik etti. 'Doğu ve Güneydoğu'da gerçekleştirilen operasyonlarda vahşet görüldüğünü' iddia eden Yüksekdağ, şöyle dedi:

"Öz yönetim talebinin dile getirildiği kentlerde yüzlerce insanımızı en vahşi, en aşağılık yöntemlerle, ne bu dünyada nede öte dünyada asla hesabını veremeyecekleri yöntemlerle ve anlayışla katlettiler. Bu katliam asla unutulmayacak ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Cizre'de, Silopi'de, Silvan'da, Sur'da gerçekleştirilen o vahşi katliamlardan sonra kimse her şeyin asla eskisi gibi olması gerektiğini düşünmesin ve beklemesin. Bu aşağılık katliamlardan sonra Türkiye'de yeni bir siyasal hukuk şekillenecek ve şekilleniyor. Doğacak yeni siyasal anlayışın doğum sancılarıdır bizim çektiğimiz acılar."

"SAVAŞIN KAZANANI YOK"

Cizre'nin yerle bir edildiğini ve savunmasız insanların katledildiğini öne süren Yüksekdağ şöyle konuştu:

"Kaybeden AKP, sarayı, iktidarıdır. Cizre'de o vahşet bodrumlarında canlarımızı katlettikten sonra kaybettiler onlar. Tarihsel olarak kaybettiler. Bu iktidar artık sadece tanklara tutunarak ayakta kalıyor. Kötürümleşmişler, elleri ayakları tutmuyor. Bir siyasi politikaları yok. Tanklara, panzerlere, silahlara tutunarak ayakta kalmayı başaran bir siyasi iktidar haline gelmiştir saray AKP iktidarı. Cizre, yerle bir ettikleri bir kenttir. Silahsız ve sivil insanları işkence ede ede katletmektir. En ahlaksız, namert yöntemlerle. Güç dedikleri, öldürdükleri kadın bir direnişçinin bedenini alçakça soyup teşhir etmektir. Yazıklar olsun size."

YOLSUZLUK VE HIRSIZLIK YAPANLARIN DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILMALI

HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmaya çalışıldığını belirten Yüksekdağ, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bizleri sınırlamaya çalışanlar, kendileri bozguna uğrayacak ve kırılacaklar. Bizim tekilkemiz var; Değerlerimiz ve inançlarımızın dokunulmazlığı. Bizim bütün varlığımız ve mücadelemiz, insanlık değerlerinin dokunulmazlığı içindir. Bizi dokunulmazlığı kaldırma yoluyla tehdit edenler, dönüp nasıl bir mücadeleden geldiğimize göz ucuyla baksın. Bazen unutuyorlar, kafaları almıyor. Görevi halktan aldık. Birilerinin dokunulmazlığını kaldırmak gerekir. Özellikle yolsuzluk ve hırsızlık yapanların, çuval çuval para kaçıranların, ayakkabı kutularında para istif edenlerin, rüşvet alanların, yüz kızartıcı adi suç işleyenlerin dokunulmazlık zırhının olmaması gerekir. Varsa kaldırılması gerekir. Bu memlekette, bu suçları işleyenleri, bizim dokunulmazlıklarımızı kaldırmak için harekete geçen iktidar, gözümüzün içine baka baka korudu."

(DHA)