BİZE ULAŞIN
İki liderin görüşmesinde, iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların diyalog yolu ile çözümü konusunda mutabık kaldıkları ön plana çıkarıldı.
Gazeteler, iki liderin özellikle Hamas, azınlıkların tanımı ve ibadete açılan Kariye konularında anlaşamadıklarına dikkat çekti.
İki liderin kameralar önünde yaptıkları açıklamalara atıfta bulunan gazetelerden liberal Kathimerini gazetesi, “Anlaşmazlıklar ılımlı havada sürecek” başlığını attı.
Haberde, görüşmenin "olumlu ve yapıcı bir iklimde" geçtiği belirtilerek "İki lider karşılıklı anlayış ve Ege’de sükûnet konularında mutabık kaldılar” ifadesine yer verildi.
Ta Nea gazetesi “Ankara görüşmesinde ne kaybeden ne kazanan oldu” manşetini attı.
Haberde, “İki lider anlaşabildikleri konularda anlaştıklarını, anlaşamadıkları konularda anlaşamadıklarını gösterdiler... İki lider yıl sonuna kadar üç kez daha görüşecek... Hamas ve Kariye konusunda açıkça görüş ayrılığı yaşandı” ifadeleri kullanıldı.
İktidar yanlısı Eleftheros Typos gazetesi “Ankara'da ılımlı rüzgarlar esti. İki lider diyalogun devamında anlaştı. Anlaşmazlık konularına rağmen her bir alanda işbirliği yapılmasına karar verildi” başlığını kullandı.
Türk medyasında olduğu gibi Yunan medyasında da liderlerin Ankara'daki görüşmesi genel olarak olumlu karşılanmıştı. Ancak haberciler “bu ılımlı dönemin ne kadar süreceği” sorusunu da irdelemeye başladı.
İki liderin Ankara görüşmesi Yunan radyo ve TV haber bültenlerinin de ilk gündem maddesini oluşturdu.
Görüşmede alınan sonuçlara ağırlık verildi, Hamas ve Kariye'nin ibadete açılması konularında iki liderin taban tabana zıt olan görüşleri yer aldı.
TV kanallarında, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’de binden fazla Hamas üyesinin tedavi gördüğünü açıklaması şaşkınlık yarattı” yorumları yapıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Miçotakis’in basına yaptıkları ılımlı açıklamalarla “kriz” beklentisi içinde olanlar tam rahat bir nefes alırken, Erdoğan’ın yeniden sözü alıp Miçotakis’in "terör örgütü" olarak tanımladığı Hamas’ı "terör örgütü değil, direniş örgütü olarak gördüğünü" söyleyip Miçotakis’e bu konuda sitem edince, salonda yeni bir krizin patlak verileceğinden endişe duyuldu.
Yalnız salondaki Türk ve Yunan gazetecileri değil, liderlere eşlik eden deneyimli diplomatları da hop oturup hop kaldırtan bu görüş ayrılığı, “Çözüm bekleyen bunca Türk-Yunan anlaşmazlıkları dururken iki ülke ilişkilerine hiç beklemedik bir de Hamas krizi” eklenme olasılığından endişe duyulmasına yol açtı.
Miçotakis’in bu konuda Erdoğan ile “aynı fikirde olmadığını ancak Filistinli masum sivillerin yaşamlarına mal olan çatışmaların bir an önce sona erdirilmesinden yana olduğunu” söylemesi, Erdoğan tarafından kabul gördü ve olası bir “Hamas krizi” patlak vermeden yatıştı.
Türk-Yunan ilişkilerinde yıllarca süregelen inişli çıkışlar, şu anda “ilişkilerin yükseldiği” bir dönemden geçiyor.
