Yüzen Taşlar Heykeli’nin sırrı

Ulusalda çok konuşulan Yüzen Taşlar Heykeli ile ilgili tartışmalara Bursa Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ Genel Müdürü Rıfat Bakan noktayı koydu. Bursada Bugün mikrofonlarına çok özel açıklamalar yapan Rıfat Bakan, Yüzen Taşlar Heykeli’nin etrafında olan şifrelerin sırrını da açıkladı.

KENTLER ARTIK BİRBİRLERİYLE YARIŞIYORLAR

Yüzen Taşlar Heykeli’nde taşların Hacivat-Karagöz’e benzemediği için eleştiri aldıklarını belirten Kültür AŞ Genel Müdürü Rıfat Bakan, “Aslında bu taşlar Yüzen Taşlar Heykeli’dir. Ortada iki tane taş var ve bunlar yüzüyorlar. Hacivat ve Karagöz heykeli kesinlikle değil. Ancak Hacivat ve Karagöz fikri ortaya kondu. Bu fikir nasıl işlenebilir diye düşündük. Kentler artık birbirleriyle yarışıyorlar. Şehirler de farklı neler yapabilirizi konuşup tartışıyorlar. Bizde dünyanın en yüksek, Türkiye’de ilk ve tek Yüzen Taşlar Heykeli’ni ortaya çıkardık. 30 yıldır kinetik heykeller üzerine çalışan ve akımın öncüsü olan heykeltıraş Christian Tobin tarafından yapıldı. Yüzen Taşlar Heykeli Ovaakça’da yapıldı, Gemlik’ten çıkarılan Diabas taşı işlenerek yapılan heykelde heykeltıraş, taşların yüzeyini işlerken kullandığı iki kalın ve üç ince çizgiyle Osmanlı taş mimarisinin özelliklerini yansıtıyor” dedi.

GÖLGE OYUNUNU RESMEDİYOR

Yüzen Taşlar üzerine Hacivat ve Karagöz’ün karakterize edildiğini ifade eden Bakan, “Taşların üzerinde Karagöz ve Hacivat’ın gözleri ve yüzü kazındı. Karakterlerin gözlerini taşıyan üstteki taşların hareketleri ve suların hareket tarzı da yine kendilerini yansıtıyor. Karagözün hareketli ve hırçın yapısını simgeleyen heykelinin tepesinden hızlıca fışkıran sular, Hacivat’ın bilge ve muzip karakterine uygun olarak taşın yan kısımlarından dalgalı olarak hareket ediyor. Sadece bu taşlar etrafında dönmüyor, birbirlerine doğru da eğiliyorlar. Özellikle gölge oyununu resmetsin diye ona göre ışıklandırma sistemi yapıldı” diye konuştu.

MÜHENDİSLİK HESABI VAR

Taşların üzerinde ve etrafında gizemin olduğunu da ifade eden Bakan, “Taşların üzerinde Osmanlı mimarisini yansıtan oymalar yapıldı. Üstteki hareketli taşlar ile alttaki sabit taşlar arasında kesinlikle hiçbir bağlantı bulunmamaktadır. 7 ve 8 tonluk hareketli taşlar, heykeltıraşın sanatına kattığı mühendislik hesapları sonucunda, sadece taşların ağırlık merkezleri dengelenerek ve su basıncının yarattığı kuvvetle hareket ediyor. Sadece suyun kinetik gücüyle hareket eden heykeller, Karagöz ile Hacivat’ın diyaloğunu temsil ediyor. Işıklandırma ile oluşan heykelin gölgesi de geleneksel Gölge Oyunlarını sembolize ediyor. Heykelin etrafını çevreleyen yazılarda Karagöz, Hacivat ve gölge oyunlarının anlatıldığı bir mani yer alıyor. Maninin hemen yanında ise kenar süslemesi şeklinde,

Selçuklu mimarisine ait motiflerden alınmış kesitlerle oluşturulan bir kripto bulunuyor. Şifreyi çözmek isteyenler için gerekli ipuçları da yine burada yer alıyor” şeklinde konuştu.

SUYUN GERÇEK GÜCÜNÜ GÖSTERDİK

Yüzen Taşlar Heykeli ile suyun gücünü de gösterme fırsatı bulduklarını dile getiren Rıfat Bakan, şunları söyledi;

“Su o kadar güçlü ki, denizlerde çok ağır gemileri kaldırıyor. Burada suyun gücüne dikkat çekmeye çalıştık. Aynı zamanda tamamen doğal olan taşlar ve mühendislik hesapları var. Diğer taraftan da Bilim ve Teknoloji Merkezi’ni kurmaya çalışıyoruz. Orada da bilim ve teknik çocuklar yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bizim diğer bir misyonumuz da toplumu bilime ilgisini çekebilmek. Yüzen Taşlar Heykeli’nde de sanatın yanında aynı perspektif var. Hem sanat, hem bilim, hem mühendislik, hem de akıl olunca böyle harika bir olay ortaya çıkıyor.”

HEYKELİN ETRAFINDAKİ YAZILARDA ŞİFRENİN SIRRI!

Heykelin etrafında yer alan kriptolarla ilgili de bilgi veren Rıfat Bakan, “Heykelin etrafını çevreleyen yazılarda Karagöz, Hacivat ve gölge oyunlarının anlatıldığı bir mani yer alıyor. Maninin hemen yanında ise kenar süslemesi şeklinde, Selçuklu mimarisine ait motiflerden alınmış kesitlerle oluşturulan bir kripto bulunuyor. Şifreyi çözmek isteyenler için gerekli ipuçları da yine burada yer alıyor. Şifreyi heykeltıraş Christian Tobin ve benden başka kimse bilmiyor. Şifreyi çözen şuana kadar olmadı. Şifreyi çözünce taşların sırrı da ortaya çıkmış olacak. Bu şifreyi kesinlikle söylemeyeceğiz. Yüzen Taşlar Heykeli’nin etrafında kenar süslemesi olarak yapılan kriptoda yazılanları okuyunca herkes bir mana çıkarabilir. Ancak, burada yazılanların özeti, ‘Neyi severseniz sevin, sonunda tek kalacak Allah’tır’ sonucu ortaya çıkıyor” dedi.

SİYAHA OTURAN YANIYOR, BEYAZA OTURAN ÜŞÜYOR, GRİYE OTURAN YAŞIYOR!

Yüzen Taşlar Heykeli’nin etrafına mermerden oturma yerleri yaptıklarını belirten Bakan, “Bu mermerlerin ayrı ayrı özellikleri var. Siyah mermerler kışı temsil ediyor, o kadar sıcak ki, kışın da otursanız aynı sıcaklığı yaşayacaksınız. Beyaz mermerler yazı temsil ediyor, o kadar soğuk ki, yazın terleyenler bu taşlara oturarak serinleyebiliyor. Gri mermerler ise baharı temsil ediyor. Ne sıcak, ne de soğuk ikisinin ortasında bir derecede. Bütün mermerler yılın her ayında aynı derece sıcaklığını koruyor. Yüzen Taşlar Heykeli’nde Ramazan ayında sanatsal faaliyetlere başlamıştık. Altırparmak Caddesi’nin cazibesi biraz geriledi. Çoğu dükkan boşaldı. Yüzen Taşlar Heykeli ile insanları burada toplayarak oturmalarını, dinlenmeleri sağlamak ve Altıparmak Caddesi’ni de bu şekilde hareketlendirmek istiyoruz” diye konuştu.

DEVASA BİR TİMSAH HEYKELİ GELİYOR

Bursaspor taraftarlarına devasa bir Timsah heykeli müjdesi veren Rıfat Bakan, “Heykeltıraş Christian Tobin tarafından devasa bir Timsah heykeli yapıldı. Timsah Arena Stadı yapıldıktan sonra Atatürk Stadı’nın yıkılmasının ardından Dev Timsah heykeli Bursaspor hatırası olarak Atatürk Stadı’nın tam ortasına dikilecek. Timsah heykeli bildiğimiz heykeller gibi değil, insanların altına girebileceği, üstüne çıkabileceği devasa bir heykel olacak. Büyükşehir Belediye Başkanımız bu konuda henüz karar vermedi. Karar verirse Bursa devasa bir heykele daha kavuşmuş olacak” dedi.

İŞTE YÜZEN TAŞLAR HEYKELİ’NİN GERÇEK BEDELİ

Yüzen Taşlar Heykeli ile ilgili fiyatı konusunda gelen tepkilere de cevap veren Bakan, “Yüzen Taşlar Heykeli için BTSO tarafından ödenen miktar 649 bin liradır. Heykel taraşa ödenen para 200 bin EURO’dur. Diğer maliyetler ise, taşın maliyeti, zemin ve çevre düzenlemesinin yapımına harcanmıştır. Konuşulduğu gibi 850 bin lira gibi bir rakam söz konusu değildir. Yapılan heykeller arasında dünyada en ucuz yapılmış olan heykel, Yüzen Taşlar Heykeli’dir” şeklinde konuştu.

AVRUPA’DAKİ ŞEHİRLERİN GERİSİNDEYİZ AMA BU BİR ŞANS

“Bursa’daki bu atraksiyon hiçbir yerde yok” diyen Bakan, “Gelişmişlik açısından baktığımızda daha Bursa’da yapacağımız çok iş var. Avrupa’daki şehirlere baktığımızda biz biraz daha gerideyiz ancak bu bir şans. O şehirlerin düştüğü yanlışlıklara dikkat ederek ve hizmetlerinden faydalanarak Bursa’yı çok daha ileriye götürebiliriz. Avrupa’daki tecrübelerden faydalanarak bu şehir planlamak lazım. Bursa’nın kurtuluşu nedeniyle Bursalıları tebrik eden Bakan, Bursa’nın 3 yıldan fazla düşman işgalinde kaldığını belirterek, “Allah inşallah böyle işgal edilme olayını bir daha bize yaşatmasın” dedi.