EĞİTİM

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Yüzüne duramamak ne demek? Yüzüne duramamak TDK sözlük anlamı nedir?

Atasözleri, deyimler ve birleşik fiiller birbirlerine benzese de aralarında kullanım ve oluşum farkları bulunur. Bunların hepsi kalıplaşmış ifadelerdir, ancak atasözleri bir yargı içerirken deyimler ve birleşik fiiller belirli durumları ve şeyleri ifade eder. Türkçe, bu ifadeler sayesinde zenginleşmiştir ve Türk tarihinden gelen bu sözleri kullanarak kuvvetli bir anlatıma kavuşur. Yüzüne duramamak ifadesi de, Türkçede bulunan öz anlatımlardan biridir. Yüzüne duramamak TDK sözlükte ne anlama gelir?

Yüzüne duramamak ne demek? Yüzüne duramamak TDK sözlük anlamı nedir? Yüzüne duramamak ne demek?

Atasözleri ve deyimler günlük yaşamın gerçeklerinden beslenen, ancak sıklıkla mecaz barındıran sözlerdir. Birleşik fiiller de iki veya daha fazla kelimelerin birleşmesiyle oluşan, eylem ifade eden sözlerdir. Deyimler, atasözleri ve birleşik fiiller yapıları gereği güçlü bir ifade sunarlar. Günlük yaşamda veya edebi eserlerde sıklıkla bu sözlerin anlatım gücüne başvurulur. Yüzüne duramamak ifadesi de bunlardan biridir. Yüzüne duramamak ne demektir?

Yüzüne duramamak Ne Demek? Yüzüne duramamak TDK sözlük anlamı nedir?

  • Yüzüne duramamak TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.

Yüzüne duramamak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. dayanamamak, bir isteğe hayır diyememek, kıramamak

    Yüzüne duramamak Cümle İçerisinde Kullanımı

    "Aman sayın bayan beni çağırmayınız. Güzel yüzüne duramam, içeri girerim." - Memduh Şevket Esendal

Yüzüne duramamak ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

yüz bulmak yüz bulunca astar istemek yüz çevirmek
yüz etmek yüz geri etmek yüz göstermek
yüz kızartmak yüz kızdırmak yüz surat davul derisi (veya mahkeme duvarı)
yüz sürmek yüz takınmak yüz tutmak
yüz tutmak yüzü sararmak yüz verince astar istemek
yüz vermemek yüz yapmak yüz yazmak
yüz yüzden utanır yüze çıkmak yüze duramamak
yüze gelmek yüze gülmek yüze vurmak
yüzü açılmak yüzü düşmek yüzü asılmak
yüzü görmemek yüzü gözü açılmak yüzü gülmek
yüzü kâğıt gibi olmak yüzü kalmamak yüzü karışmak (veya allak bullak olmak veya alabora olmak)
yüzü kasap süngeriyle silinmiş yüzü kireç kesilmek yüzü kireç gibi olmak (veya ağarmak)
yüzü kızarmak yüzü olmamak yüzü seçilmemek
yüzü sıcak olmak yüzü suyu hürmetine yüzü suyuna
yüzü soğuk olmak yüzü tutmamak yüzü yazılı kalmak
yüzü yere gelmek (veya geçmek) yüzünden akmak yüzünden düşen bin parça olmak
yüzünden kan damlamak yüzünden okumak yüzüne bağırmak
yüzüne bakamaz olmak yüzüne bakılır olmak yüzüne bakılacak gibi olmak
yüzüne bakılmaz olmak yüzüne bakmamak yüzünün derisi yere geçmek
yüzüne bakmaya kıyamamak yüzüne bir daha bakmamak yüzüne gözüne bulaştırmak
yüzüne gülmek yüzüne hasret kalmak yüzüne kan gelmek
yüzüne karşı yüzüne su çarpmak yüzüne tükürseler yağmur yağıyor sanır
yüzüne vurmak (veya çarpmak) yüzünü ağartmak yüzünü buruşturmak (veya ekşitmek)
yüzünü duvara yapıştırmak yüzünü gören cennetlik yüzünü görmemek
yüzünü gözünü açmak yüzünü güldürmek yüzünü karartmak
yüzünü kara çıkarmak yüzünü kızartmak (veya kızdırmak) yüzünü kızartmak
yüzünü şeytan görsün yüzünü unutmak yüzüne yazmak
yüzünü yere getirmek (veya geçirmek) yüzünün derisi kalın yüzünüze güller

En Çok Aranan Haberler