Sanık Yetkin’in Adli Tıp Kurumu’ndan yapılan muayenesinde de akli dengesinin de yerinde olduğu belirlendi. Yetkin'in ‘tasarlayarak öldürmek’ suçundan cezalandırılmasının talep edildiği duruşmada, dosya karar vermek üzere incelemeye alındı.
Kadına yönelik şiddetin sembolü haline gelen ve boşandığı eşi tarafından 11 kez bıçaklanarak öldüren Ayşe Paşalı’nın katil zanlısı İstikbal Yetkin’in yargılanmasına 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya maktul Ayşe Paşalı’nın annesi Zehra Paşalı, babası Hüseyin Paşalı, kardeşi Ahmet Paşalı ile avukatları, tutuklu sanık İstikbal Yetkin ile avukatı katıldı. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ramazan Aksan, sanık İstikbal Yetkin'in akli dengesinin yerinde olup olmadığının araştırılmasını istemişti. Adli Tıp Kurumu'ndan gelen rapor, eski eşini 11 ayrı yerinden bıçaklayarak öldüren Yetkin'in akli dengesinin yerinde olduğunu ortaya koydu. Duruşmada Mahkeme başkanı Ayşe Paşalı’nın ailesinin esasa ilişkin beyanlarını sordu. Annesi Zehra ve kardeşi Ahmet Paşalı şikâyetçi olduklarını belirtirken baba Hüseyin Paşalı, sanık Yetkin’in Ayşe paşalıyı dövdükten sonra çekilen resimlerin yer aldığı gazete kupürlerini göstererek “Efendim şunlara bakın nasıl şikayetçi olmayayım” dedi.
-“MAHKEMEDEN ÖRNEK KARAR BEKLİYORUZ”-
Paşalı ailesinin avukatı Elif Kabadayı, sanığın Ayşe Paşalı’yı en ince ayrıntısına kadar tasarlayarak öldürdüğünü belirtti. Devletin Ayşe Paşalı’yı korumak için hiçbir şey yapmadığını savunan Kabadayı, mahkemeden, sanık hakkında verilecek cezanın kadın cinayetlerini durdurma yönünde bir adım, maktulün ailesine sanığın hak ettiği cezayı aldığı düşüncesiyle bir teselli, bu katliamın sürüp gitmemesi konusunda örnek bir karar almasını beklediklerini ifade etti. Kabadayı, hüküm kurulurken, sanık hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasını istedi. Ailenin diğer avukatı Onur Tatar ise Olayın gerçekleşmesinde devletin sorumluluğunun göz ardı edilemeyeceğine dikkat çekti. İddianamede belirtilen “tasarlama” ifadesinin unsurlarının oluştuğunu düşündüklerini belirten Tatar, maktul Ayşe Paşalı’nın sanığın tehditlerine, hakaretlerine ve darp gibi eylemlerine maruz kaldığını anlattı. Tatar, sanığın birçok kez maktul Ayşe Paşalı’yı öldüreceğini beyan ettiğini belirterek, sanığın takdiri indirim nedenlerinden yararlandırılmadan, ‘tasarlayarak öldürmek’ suçundan cezalandırılması talebinde bulundu.
-SAVCILIK AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEDİ-
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Kıran ise mahkemeye sunduğu esas hakkındaki görüşünde, sanık Yetkin'in, "tasarlayarak öldürmek" suçundan cezalandırılmasını, ayrıca sanık hakkında silah bulundurmaktan ‘6136 sayılı Kanun’a Muhalefet' suçundan suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
-SANIK 4 AY SONRA PİŞMAN OLDU-
Esas hakkındaki savunması sorulan sanık Yetkin, “Eşini, yuvasını ve çocuklarını çok sevdiğini” belirterek, ‘avukatların para kazanmak ve reklam yapmak, çocuğunun ise rahat yaşamak için üzerine suç attığını’ iddia etti. Yetkin, “Vereceğiniz cezaya razıyım. Takdir mahkemenindir” dedi. Son sözü sorulan sanık İstikbal Yetkin, “22 yıllık eşimdi. Kendisini çok seviyorum. Pişmanım” diye konuştu.
-OLAYDA OLASI KASIT SÖZKONUSU-
Sanık avukatı Fethi Öztürk ise görülen davanın, ‘kadın haklarının ihlali davası haline dönüştüğünü ve fazlaca da medyatik hale geldiğini’ ifade etti.
Olay günü sanık Yetkin'in, kızını görmek için maktulün evine geldiğini, ancak evin önünde Ayşe paşalı ile karşılaşınca tartışmaya başladıklarını ve sonra da saldırıda bulunduğunu hatırlatan Öztürk, ölüm olayının olay yerinde gerçekleşmediğini belirtti. Öztürk, maktulun olaydan sonra götürüldüğü hastanede öldüğünü ifade etti. Müvekkilinin, ‘tasarlayarak öldürme eylemi gerçekleştirmesinin söz konusu olmadığını’ ileri süren Öztürk, olay günü yaşananları şöyle anlattı:
“Müvekkilim küçük kızını okula giderken görebilmek için Ayşe Paşalı’nın evinin bulunduğu yere gitmiştir. Ama okul saatinde kızı dışarı çıkmamıştır. Sonra eski eşi Ayşe Paşalı dışarı çıkmıştır. Yağmur'u beklediğini söylemiştir. Ayşe paşalı da kendisine 'Yağmur hasta, bugün okula gitmeyecek' demiştir. Maktul Ayşe eve gidip görme isteğini de geri çevirmiş ve maktul ile müvekkilim arasında hakaretler edilmiştir.”
-TAHRİK İNDİRİMİ İSTEDİ-
Yargıtay’ın tasarlayarak adam öldürmeye yönelik kararlarından örnekler veren Öztürk, tasarlayarak öldürme eyleminin gerçekleşmediğinin ancak olayda olası kastın söz konusu olabileceğini söyledi. Olayda kullanılan bıçağın da 6136 sayılı Yasa kapsamında olmadığını savunan Öztürk, müvekkilinin, ‘ağırlaşmış yaralama’ suçundan cezalandırılmasını, eğer mahkeme aksi görüşte ise ‘olası kasıtla öldürmek’ suçundan mahkum edilmesini talep etti. Bu da olmazsa müvekkili Yetkin'in ‘tahrik altında öldürmek’ suçundan cezalandırılmasını talep eden Öztürk, her durumda, sanık hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasını talep etti. Mahkeme, karar vermek üzere dava dosyasını incelemeye alarak, duruşmayı erteledi. Duruşmanın ardından, adliye önünde açıklama yapan avukat Elif Kabadayı, mahkeme heyetinin dosyayı incelemeye almasının kendileri için sürpriz olduğunu belirterek, kararın, bir sonraki celse verilmesini beklediklerini söyledi. Maktul Ayşe Paşalı’nın kardeşi Ahmet Paşalı da sanığın pişman olduğu yönündeki beyanlarına katılmadığını söyledi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu da duruşma sonuna kadar mahkeme önünde oturma eylemi yaptı.
ANKA