Ramazan ayı ile anılan birçok terim bulunur. Ancak bazı terimler ve adetler sadece Ramazan ayı içinde geçerli olsa da bazıları Ramazan ayı ile kısıtlanamaz. Yine de halk arasında bilinen birçok yanlış gibi bu konuda da yanlış bilinen bilgiler bulunur. En çok sorulan sorular ve karıştırılan terimlerden biri de zekâttır.
Zekât kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. Türkçede, bereketli olmak, temizlik, iyi olmak, düzgün olmak, artmak gibi anlamlara karşılık kullanılır. Kelime anlamı ile dini terim olarak kullanılması arasında da bağlantı vardır.
Dini bir terim olarak kullanılan zekât, İslam dinine ait 5 şarttan birine de adını vermiştir. Türk Dil Kurumu isim türünde ve din biliminde kullanılan bu kelime için şu tanımı yapmıştır:
Bilinenin aksine zekât sadece Ramazan ayında verilebilen bir şey değildir. Ramazan dışında da zekât verilebilir ve kendine has bazı kuralları bulunur. Farz olduğu kabul edilen andan itibaren verilmelidir. Bunun için de herhangi bir zaman dilimini bekleme zorunluluğu yoktur.
Zekât vermekle yükümlü tutulan kişilerin yükümlü olduklarının kabul edildikleri andan itibaren zekâtlarını bekletmeden vermeleri gerekir. Önemli olan doğru kişilere ve belirlenen dini oranlarda verilmesidir.
Zekât verebilmek için bazı şartlara uygun olmak gerekir. Zekât verme şartları şunlardır:
Zekât verecek olan kişinin;
Verilmesi farz olan, uygun kişilere dağıtılması gereken zekât herkese verilmez. Müslümanlar, kazancı varsa, ergenliğine ulaşmış yaştaysa, akıl sağlığı yerindeyse zekât verebilirler. Kur'an’da geçen tevbe suresinde kimlere zekât verilebileceği belirtilmiştir. Buna göre:
Zekâtın herkese verilmesi uygun görülmemiştir. Hem zekât verecek kişi hem de zekâtın verileceği kişi için belirlenmiş bazı kurallar vardır. Verilmesi farz olmayan kişiler olarak şu kişiler belirlenmiştir:
Verilmek istenen zekâtın hesaplanması için kabul edilmiş bazı kurallar vardır. Zekât hesaplaması için şu hususlara dikkat edilmelidir:
Diyanet zekât hesaplamasını İslam’da belirlenmiş olan kurallar doğrultusunda yaparak açıklamıştır. Buna göre Diyanet zekât oranı nisap doğrultusunda belirlenir. Nisap, zekât vermekle yükümlü olmak için koşul kabul edilen zenginlik ölçüsü anlamına gelir.
Nisap adı verilen ölçüt doğrultusunda yapılan zekât hesaplamasına göre belirlenmiş olan oranlar farklı mal, para ya da büyükbaş küçükbaş hayvanlara göre şu şekildedir:
Zekât hesaplamak için öncelikle gelir belirlenmelidir. Yıl içinde verilecek zekât o yıl içinde ödenmesi zorunlu olan borçlar düşüldükten sonra gelirlerin toplamı nisap miktarına ulaşır ve 1/40 oranında zekât verilmelidir.
Sahip olunan mal ya da paraya ne kadar oranda ve ne kadar miktarda zekât verilmesi belirlenecekse hesap yapmak için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın internet sayfasında yer alan hesaplama kısmı kullanılabilir. Açılan sayfadan sahip olunan mala, paraya ya da mülke göre ne kadar zekât verileceği görüntülenebilir.
Maaş zekât hesaplaması için aylık ve yıllık gelirlerin hesaplanması bu hesaptan ödenecek çeşitli borçların düşülmesi gerekir. Kalan miktardan belirlenen oranda rakam zekât olarak verilebilir.
Yine sahip olunan mal ya da paraya ne kadar oranda ve ne kadar miktarda zekât verilmesi belirlenecekse hesap yapmak için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın internet sayfasında yer alan hesaplama kısmı kullanılabilir.