Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Niyazi Meriç yaptığı açıklamada, Lüminesans Laboratuvarı'nda, daha önce ''Karbon 14'' ve diğer yöntemlerle belirlenen yaşlandırma metotlarından, daha kesin sonuçlara varan çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Meriç, Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Kuru köyünde ''Ermenilere ait olduğu'' iddia edilen toplu mezarlardaki kemik gibi materyallere uyguladıkları bu yöntemle, mezarların Roma dönemine ait bir nevi aile mezarlığı olduğunu ortaya koyduklarını söyledi.
Benzer şekilde laboratuvarlarında, Denizli ile Aydın'daki fay hatlarının yaşını, Mardin'deki Deyrulzafaran, Zindan ve Mor Yakup Kilisesi'nin tarih sahnesindekini yerini tespit ettiklerini bildiren Meriç, son olarak Milas'taki zeytin ağacının yaşını literatüre de giren bilimsel çalışmalarıyla hesapladıklarını aktardı.
SÜREÇ NASIL BAŞLADI?
Son çalışmalarında ise Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Aktürk'ün Milas'ta tespit ettiği bir zeytin ağacının yaşının binlerce yıllık olduğunu tahmin etmesi üzerine laboratuvarlarına başvurduğunu bildiren Meriç, bu şekilde ağacın tarihlendirmesi çalışmalarına başladığını anlattı.
Bir ağacı tarihlendirmek için halkalarının sayılabileceğini ya da fosil haline gelmişse "Karbon 14" denilen yöntemin kullanılabileceğini dile getiren Meriç, ancak Milas'taki ağacın canlı ve meyve vermeye devam etmesi nedeniyle yaş hesabı için bu yöntemlerin kullanılmasının sorunlu olduğunu söyledi.
'İLK KEZ KULLANILDI'
Bu nedenle zeytin ağacının tarihlendirmesi için lüminesans yöntemini ilk kez kullandıklarını anlatan Meriç, şunları kaydetti:
"Tarihlendirme yapmak için ağacın ilk dikildiği zamandaki toprağa ulaşıp bunun en son ışık gördüğü zamanı bulmak gerekiyordu. Bunun için ağacın köklerinin bulunduğu yerlere karotlar çaktık ve burada kazılar yaptık. Ağacın köklerinin bulunduğu 7 noktadan toprak numuneler aldık. Bu numunelerin en son ışık gördüğü tarihi yani yaşını, lüminesans tekniği ile hesapladık. Laboratuvar ortamında yapılan analizlerde, ağacın 3 bin yıl önce bu bölgeye dikildiği ortaya çıktı. Böylece ağacın yaşı da 3 bin yıl dolayında çıktı. Analizlerimizi tekrar tekrar kontrol ettik. Tarihlendirme bilgisinin doğru çıkması, bilim dünyasında yeni heyecanlar yaratırken araştırma sonuçlarının uluslararası bilim dünyasına duyurulması için makale yazım süreci devam ediyor."
Meriç, "lüminesans" tarihlendirme yöntemi üzerine çalışan laboratuvarlarının uluslararası camiada da saygın bir yerinin bulunduğunu belirterek, "Uluslararası konsorsiyum, 2021'deki Uluslararası Asya Pasifik Lüminesans ve ESR Tarihlendirme Konferansı'nın Türkiye'de yapılmasına karar verdi." bilgisini verdi.
YAŞI DİĞER AĞAÇLARLA KARŞILAŞTIRILACAK
AÜ Nükleer Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Eren Şahiner ise çalışmada kullanılan bilimsel yöntemle ilgili açıklama yaptı.
Ağacın köklerinden alınan toprak numunelerindeki özel mineralleri ayıklayarak o bölgenin ne kadar radyasyona maruz kaldığını da ölçtüklerini anlatan Şahiner, "Çalışmamızın bundan sonraki aşamasında ağacın farklı analizlerini de yaparak farklı ağaçlarla yaşını karşılaştıracağız." dedi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Aktürk ise şöyle konuştu:
"Ata Ağaç ismi verilen 3 bin yıllık zeytin ağacının bu seneki hasadı Milas Kaymakamı Eren Arslan'ın katılımı ile gerçekleştirildi. Ata Ağaç'tan elde edilen zeytinyağı, litresi 100 bin liradan yarın yapılacak olan 6. Milas Zeytin Hasat Şenliğinde açık artırma ile satışa sunulacak. Gelirin tamamı ise Milas'taki köylerdeki çocukların eğitimine bağışlanacak."
Kaynak: AA