Zirve davasında mahkeme 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' dosyasını istedi

Malatya'da Zirve Yayınevi Davası’nı yürüten mahkeme, yayınevi soruşturmasının etkisizleştirilmeye çalışıldığı iddialarının da yer aldığı, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un sanık olarak yargılandığı ‘İrtica ile Mücadele Eylem Planı’ davasının dosyasını istedi.
Malatya’da biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davanın 37. duruşması yapıldı. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma nedeniyle sabah saatlerinden itibaren adliye çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı. Duruşmaya, tutuklu sanıklar Emre Günaydın, Cuma Özdemir, Abuzer Yıldırım, Hamit Çeker, Salih Gürler, tutuksuz sanık Hüseyin Yelki, sanık yakınları, öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Susanne Geske, Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nden bir yetkili ve diğer maktullerin yakınları katıldı. Olayın azmettiricisi olarak yargılanan Varol Bülent Aral’ın hava muhalefeti nedeniyle katılamadığı belirtildi.
Duruşmada ilk olarak Varol Bülent Aral ile ilgili İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gelen ‘cezai ehliyeti tamdır’ raporu dosyaya eklendi.
Müdahil avukatları, Zirve Yayınevi Davası’nın itibarsızlaştırmaya çalışıldığı iddialarının da yer aldığı 'İrtica İle Mücadele Eylem Planı' davasının talep edilmesini istedi.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, İnönü Üniversitesi’nde gerçekleştirilen misyonerlikle ilgili panel ve konferanslara ilişkin açılamayan 5 CD’nin bilirkişiler tarafından deşifre edilerek dosyaya eklendiğini belirtti. Müdahil avukatları içerik çözümlerinde konuşmaların bazı bölümlerinin noktalı olarak geçildiğini belirterek noktalı bölümlerle ilgili bilgi talep etti. Mahkeme Başkanı bu bölümlerin anlaşılamadığı için noktalı olarak geçildiğini anlattı.
Savcı, İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan, ardından yetkisizlik kararı ile Malatya’ya gönderilen ‘Ergenekon kapsamında incelenen Zirve Yayınevi soruşturması’ ile mevcut soruşturmanın birlikte görülmesinin zorunlu olduğunu, davada yeni bir iddianame hazırlığının sürdüğünü, sonraki duruşma gününün buna göre belirlenmesini istedi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti ara kararı açıkladı. İrtica İle Mücadele Eylem Planı’nda yer alan eylemlerle Zirve Yayınevi soruşturmasının etkisizleştirmeye çalışıldığı iddialarını dikkate alan mahkeme heyeti, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden İlker Başbuğ’un da sanık olarak yargılandığı İnternet Andıcı soruşturmasının dosyasının istenmesini kararlaştırıldı. Davayı 9 Nisan’a erteleyen mahkeme ikinci ek iddianamenin hazır olacağını göz önünde bulundurarak, yeni iddianamenin okunarak savunmaların alınması için 9-13 Nisan tarihleri arasında duruşmaların aralıksız yapılmasını kararlaştırdı.
Öte yandan Zirve Yayınevi soruşturmasında tutuklu bulunan sanıkların yeni iddianame hazırlıkları çerçevesinde ifade verdikleri açıklandı. Mahkeme Başkanı Kısa, duruşma sonunda sanıklara yeni iddianame öncesi, Etkin Pişmanlık Yasası’ndan kapsamında, olaya ilişkin yeni anımsadıklarını savcıya anlatarak cezai indirimden yararlanabileceklerini anımsattı.

MÜDAHİL AVUKATI DOĞAN: BAŞTAN BERİ ERGENEKON İLE ZİRVENİN BAĞINI SÖYLÜYORUZ
Erdal Doğan, İrtica ile Mücadele Eylem Planı iddianamesinde Zirve Yayınevi ile ilgili bazı hususların olduğu ortaya çıktığını belirtti. Zirve Yayınevi, Rahip Santoro, Hrant Dink cinayetlerinin Kafes Eylem Planı içinde yer aldığını her seferinde dile getirdiklerini belirten Doğan, “Bununla ilgili olarak burada yer alan bazı sanıkların Kafes Eylem Planı içinde de yer aldığını biliyoruz. Aynı zamanda oradaki sanıkların burada olduğunu biliyoruz. O nedenden dolayı bu davayla dolaylı da olsa bağı olduğu için dosyayı talep ettik.” dedi.
Zirve Yayınevi Davası’nda ikinci ek iddianamenin hazırlanmasını beklediklerini Doğan, “9 Nisan’a kadar yetişeceğini bekliyoruz. Soruşturmayı yürüten savcılar ve mahkemeye hükümetin de gerekli desteği vermesini istiyoruz. Buradaki soruşturma çok önemli. Bilindiği gibi Hrant Dink cinayeti davası hukuk açısından bir felaket gibi sonuçlandı. Buradaki soruşturma ve kovuşturmanın Dink ve Rahip Santoro cinayetlerini de aydınlatacak bilgilerle dolu olduğunu düşünüyoruz. Bizim açısından yeni iddianame çok önemli. Biz her seferinde Ergenekon soruşturması ile cinayetlerin bir bağı olduğunu söylüyoruz. Burada da iddianame ayrıntıların delillendirilerek ortaya çıkacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

ZİRVE YAYINEVİ OLAYI
Malatya'da 18 Nisan 2007'de, Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçaklanarak öldürülmüş, zanlılardan Salih Gürler (20), Cuma Özdemir (20), Hamit Çeker (19) ve Abuzer Yıldırım (19) olay yerinde yakalanmıştı.
Üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek yaralanan Emre Günaydın, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde tedavi edildikten sonra tutuklanmıştı. Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde cumhuriyet savcısına verdiği ifade doğrultusunda, olayı azmettirdiği gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki de tutuklanmıştı. Yelki, 22 Mayıs 2009, Aral ise 20 Ağustos 2009'daki duruşmalarda tahliye edilmiş, 15 Ekim 2010'daki 29'uncu celsede tanık olarak dinlenilen Erhan Özen'in ifadelerini de dikkate alan mahkeme heyeti, Aral'ın yeniden tutuklanmasına karar vermişti.