Malatya'da Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesi olayıyla ilgili görülen davada ele geçirilen hard diskte çıkan belgede ismi geçen Emanuel Bağış adlı misyonerin, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın akrabası olmadığı belirlendi.Zirve Yayınevi Davası'nın 91. duruşması Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Duruşmaya sanıklardan Emekli Orgeneral Hurşit Tolon katılmazken, Adıyaman Cezaevi'nde bulunan sanık Varol Bülent Aral ise görüntülü sistem ile duruşmaya bağlandı. Diğer tutuklu sanıkların hazır bulunduğu duruşmaya, öldürülen Alman Tilman Geske’nin eşi Suzanna Geske ile Alman Büyükelçiliği Hukuk ve Konsolosluk Bölüm Başkanı Stafam Delfs ile Hıristiyan Protestan cemaatinden temsilciler ve bazı sanık yakınları da katıldılar.Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, dosyaya giren yeni belgeler hakkında bilgi vererek, Malatya'da Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesi olayıyla ilgili görülen davada ele geçirilen hard diskte çıkan belgede ismi geçen Emanuel Bağış adlı misyonerin Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın akrabası olup olmadığının araştırılmasına karar verildiğini hatırlatarak, emniyetin yaptığı inceleme ve araştırmada Bakan Bağış’ın Emanuel Bağış adında bir akrabasının bulunmadığı kaydedildi.Ergenekon Davası'nın kısa kararının Zirve Davası dosyasına geldiğini belirten Mahkeme Başkanı Kısa, Ankara’daki Kozmik Oda soruşturması ile ilgili olarak yapılan taleplere herhangi bir cevabın verilmediğini belirtti.Kısa, tutuklu sanıklar Levent Ercan Gelegen ve Adem Gedik’in telefon görüşme kayıtlarına ilişkin istenen belgelerin posta yoluyla geldiğini belirterek, gelen zarfların mahkemeye teslim edilmeden önce açıldığının tespit edildiğini ve postayla ilgili araştırma yaptıracaklarını kaydetti.Kısa, tutuklu sanıklar Haydar Yeşil, Mehmet Çolak ve Adil Akçay’ın avukatı Mustafa Aydın’ın görevden çekildiğini belirterek sanıklardan yargılandıkları suçlar nedeniyle avukat tutmalarını, tutamadıkları durumda barodan görevlendirme ile avukat isteyeceklerini, Adil Akçay’ın ise yargılandığı suçlama nedeniyle avukat tutma zorunluluğunun bulunmadığını kaydetti.Duruşmada bir önceki duruşmada tahliye edilen ve davada tanık olan Hüseyin Yelki’nin vermiş olduğu 2 sayfalık dilekçe okundu. Sanık ve tanık Yelki’nin verdiği ifadelerden dolayı kendisinin tutuklu sanık Mehmet Ülger ve Ruhi Abat tarafından baskı altında tutulduğunu ve öldürülmek istendiğini iddia ederek, bu şahısların “Diğerleri değil de Hüseyin bizi mahvedecek” dediklerini ileri sürdü.Duruşmaya Adıyaman Cezaevi'nden görüntülü sistem üzerinden katılan sanık ve tanık Varol Bülent Aral’ın 5 gün süreyle soruşturma savcısına verdiği 16 sayfalık ifadesi okundu. Bu esnada söz alan Varol Bülent Aral, “Mehmet Ülger ters ters bakıyor. Ben bir açıklama gereği duydum. Savcı benim ifadelerime bazı şeyler eklemiş” ifadelerini ileri sürdü.Sanık Levent Ercan Gelegen ise Mersin’deki misyonerlik faaliyetleriyle ilgili olarak mahkemeye savunma yaptı.Bu arada, Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, “Mikrofonu sonuna kadar açıyoruz. Ne konuşacaksanız burada konuşun. Gidip savcıya konuşuyorsunuz, gelip 'ifademi yazmadı' diyorsunuz. Anlatacaklarınızı gelip burada anlatın” ifadeleriyle sanıklara uyarıda bulundu.Mahkeme, duruşmaya ara verdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz