Zonguldak’ta, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında 17 Mayıs'ta meydana gelen grizu faciasında yaşamını yitiren işçilerden 8'inin cenazelerinin karıştığı ortaya çıktı.
[
Grizu patlamasında cesedi çıkarılan 28 işçiden, cenazeleri karıştığı iddia edilenlere yapılan DNA testleri tamamlandı. Açılan 6 mezardan çıkarılan cenazeler gerçek sahiplerine teslim edilmeye başlandı.
Alınan bilgiye göre, 17 Mayıstaki grizu patlamasının ardından bazı ailelerin, cenazelerin karıştığı yönündeki iddiaları üzerine yapılan DNA testleri sonuçlandı.
Test sonuçlarına göre, kimliği belirlenemediği için Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morgunda cenazesi bekletilen 3 işçinin Kadir Ötgüç, Hasan Ersin ve İlker Bebek olduğu belirtildi.
Maden ocağında ulaşılamayan işçilerin ise Engin Düzcük ve Dursun Kartal olduğu belirlendi.
Ötgüç'ün ailesine teslim edilen cenazenin, maden mühendisi Ramazan Yavuz'a, Yavuz'a ait sanılarak defnedilen cenazenin Murat Özbay'a ait olduğu belirlenen testler sonucunda, Hasan Ersin diye defnedilen cenazenin de Ahmet Karabektaşoğlu'nunki olduğu tespit edildi.
Ersin'in cenazesinin ise morgda bekletilen 3 cenaze arasında yer aldığı öğrenildi.
Engin Düzcük sanılarak toprağa verilen cenazenin Erdem Alkin, İlker Bebek diye defnedilenin Sabri Özdal olduğu, Düzcük'ün maden ocağından çıkarılamayan 2 işçiden birisi olduğu anlaşıldı.
Özdal sanılarak toprağa verilen cenazenin ise Erkan Taşdemir'inki olduğu kaydedildi.
Yanlış defnedilen cenazelerin mezarları açılarak çıkarıldığı ve getirildiği Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesinde ailelerine teslim edilmeye başlandığı bildirildi.
Facianın ardından Ahmet Karabektaşoğlu, Dursun Kartal, Erdem Alkin, Erkan Taşdemir ve Murat Özbay'ın ailesi, cesetleri teşhis edememişti.
-AİLELERİN TEPKİSİ-
Yaşamını yitiren işçilerden Kadir Ötgüç'ün kardeşi Ramis Ötgüç, cenazelerde yaşanan karışıklığın kendilerini daha da üzdüğünü belirterek, şöyle dedi:
''Ben de aynı ocakta ve aynı vardiyada ama TTK bünyesinde çalışıyordum. Patlama sırasında malzeme almak için dışarıya çıkmıştım. Zannediyorum o anda ağabeyim ve arkadaşları yemek yiyorlardı, çünkü genelde kafaların üst kısmından zarar görmüşler. Ağabeyimin parmaklarının uçları da kopmuş. Ben burnunun yapısından o olduğunu teşhis ettim ama insan yanılabiliyor. Cenazelerin karışıklığı bizi daha da üzdü.''